Endonezya içindeki belut ne anlama geliyor?
Endonezya'deki belut kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte belut'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki belut kelimesi yılan balığı anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
belut kelimesinin anlamı
yılan balığınoun Tidak ada yang berjalan lebih cepat dari tanah atau berenang lebih cepat dari raksasa belut-hound. Hiçbir yaratık, dev bir yılan balığı tazısından daha hızlı koşamaz ve yüzemez. |
Daha fazla örneğe bakın
Jika ia berhasil lolos dari predator, seperti burung pecuk padi, lumba-lumba, dan bahkan paus pembunuh, ia akan tiba di sana dan menyantap sejenis zooplankton yang besar dan belut pasir, termasuk ikan haring, ikan kapelin, dan ikan lainnya. Eğer karabatak, fok, yunus ve hatta katil balina gibi düşmanlarından kaçabilirse beslenme alanına ulaşır ve bazı büyük zooplanktonlar ile kumbalıklarının yanı sıra ringa, kaplin ve diğer balıklarla beslenir. |
Aku suka belut ini. Yılan balığını çok severim ben. |
Misalnya, polusi yang disebabkan oleh PCB dan air raksa di dalam habitat ini pada tingkat yang mengkhawatirkan —dan kita sebenarnya tidak tahu apa alasannya, meskipun mungkin belutlah yang menyebabkan bahan penyebab polusi itu terbawa masuk. Sözgelimi, bu yaşam ortamında PCB ve cıva nedeniyle oluşan kirlilik üzücü düzeylerde bulunuyor ve bunu yılanbalıklarının getirdiğinden kuşkulansak da nedenini gerçek anlamda bilmiyoruz. |
Masih ada yang dengan anjing, dan juga dengan belut Köpek ve yılanbalığı olanlar da var. |
Tidak ada yang berjalan lebih cepat dari tanah atau berenang lebih cepat dari raksasa belut-hound. Hiçbir yaratık, dev bir yılan balığı tazısından daha hızlı koşamaz ve yüzemez. |
Itu sebabnya mereka tinggal di pulau Belut. Bu yüzden Yılanbalığı adasında yaşıyorlar. |
Bahan inti untuk menyembuhkan cacar naga adalah belut darah beracun. Yılanbalığı çiçeği kürü için anahtar madde bir kan felaketi yılanbalığıdır. |
Siap meninggalkan Berk di saat wabah cacar belut? Berk'te yılanbalığı çiçeği salgını varken buradan ayrılmayı mı diyorsun? |
Sebagian naga takkan mau menyentuh belut. Çoğu ejderha yılanbalıklarına dokunmaz bile. |
Boleh ku rekomendasikan belut panggang? Fırında yılanbalığını önerebilir miyim? |
Belut-belut yang dipilih untuk tugas ini diambil dari air yang benar-benar bersih dan diganti setiap bulan untuk mempertahankan keakuratan. Bu iş için seçilen yılan balıkları özellikle temiz sulardan alınıyor ve ölçümlerin doğruluğu için ayda bir değiştiriliyor. |
Belut Beraksi Yılan Balıkları İş Başında |
Diulur- ulur- master adalah tua- belut Conger, bahwa digunakan untuk datang seminggu sekali: Master Drawling eski bir Mırmır- yılan balığı, |
Dia mengakui kalau dia dicekik ole oleh belut. Yılan balıklarının boğduğunu iddia ediyor. |
Apakah ibu pernah memberitahu kamu tentang belut di gua? Anne sana daha önce mağaradaki yılanbalığından hiç bahsetti mi? |
Saus ikan belut? Yılan balığı sosu mu? |
Spesies yang sangat dicurigai antara lain ialah barakuda, kerapu, tenggiri, kakap merah, dan kakap putih, maupun belut laut. Çok şüphelenilen balık türleri barakuda, hani, uskumru (Scomberomorus cavalla), kırmızı levrek (Lutjanus bohar), lahoz (Epinephelus), iri levrek ve müren’dir. |
Bahan-bahan untuk obat penyembuh cacar belut Gothi masih ada di dalam tas sadelnya Toothless, dan aku belum memberitahumu apa yang terjadi di desa. Gothi'nin yılanbalığı çiçeği kürü için topladığımız malzemeler hala Toothless'ın eğer çantasında ve köyde olanları sana anlatmak dahi istemiyorum. |
Dan itu sebabnya kita takkan pernah kembali ke pulau Belut, Ve işte bu yüzden bir daha asla Yılanbalığı adasına gitmeyeceğiz. |
(Daniel 1:5) Mereka tahu bahwa di antara hal-hal yang dilarang oleh Taurat Musa termasuk makanan seperti misalnya babi, kelinci, tiram, dan belut. (Daniel 1:5) Onlar, Musa Kanununun, domuz, tavşan, istiridye ve yılanbalığı gibi şeyleri yasak ettiğini biliyorlardı. |
Dan sekarang kami penuh energi belut! Şimdi içimiz yılan balığı gücüyle kıpır kıpır! |
Belut telah dimanfaatkan untuk menguji mutu air di Jepang, demikian The Daily Yomiuri melaporkan. The Daily Yomiuri gazetesi Japonya’da yılan balıklarının su kalitesini denemek için kullanıldıklarını belirtiliyor. |
Belut moray kemudian akan pergi ke celah dan menangkap si ikan, tapi si ikan bisa saja mengelak dan kerapu mendapatkannya. Müren balığı yarığa girip balığı alabilir, ama balık kaçabilir ve orfoz balığı da onu kapabilir. |
Oh, belut-belut. Yılanbalıkları. |
Terakhir, Mussa- Ivaldi dari Universitas Northwestern mengambil otak belut lamprey yang utuh. Son olarak, Northwestern Universitesinden Mussa- Ivaldi bütün bir bofa balığı beyni aldı. |
Endonezya öğrenelim
Artık belut'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.