Endonezya içindeki canggih ne anlama geliyor?
Endonezya'deki canggih kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte canggih'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki canggih kelimesi sofistike, gelişmiş, ince işçilik, anlaşılması güç, kurnaz anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
canggih kelimesinin anlamı
sofistike(sophisticated) |
gelişmiş(advanced) |
ince işçilik
|
anlaşılması güç
|
kurnaz
|
Daha fazla örneğe bakın
McCullen punya banyak alat canggih. Şu McCullen zevk sahibi adam. |
Menghadirkan solusi Voice premium yang menambahkan kontrol dan fitur canggih untuk bisnis besar berskala internasional. Uluslararası düzeyde faaliyet gösteren büyük ölçekli işletmelere gelişmiş denetimler ve özellikler sağlayan birinci sınıf ses çözümü sunar. |
Untuk seseorang yang begitu canggih O kadar sofistike biri için tabii |
Mereka memperlihatkan tingkat ekonomi dan kecanggihan yang dapat membuat iri manusia ahli-ahli strategi perang udara.” Bunlar o kadar ekonomik ve tam bir inceliktedir ki, hava saldırılarında kullanılan sistemleri icat eden uzmanları kıskandırabilir.” |
Di dalamnya, ia berpendapat bahwa ada kemungkinan peningkatan jumlah pembunuhan politik dilakukan secara kuno tapi jaringannya sangat canggih ia memanggil Clans 9. Birçok politik suikastın, eski ama gelişmiş bir şebeke tarafından gerçekleştirilmiş olabileceğini söylemiş ve onlar için Dokuz Klanlar demiş. |
Tetapi apakah Anda memerlukan pakaian yang bergaya, atau rumah yang canggih untuk menyenangkan Allah? Fakat Tanrı’yı memnun etmek için markası ünlü elbiselere veya konforlu bir eve ihtiyacın var mı? |
Masudku hanyalah sistem aliran sarafnya cukup canggih. Diyorum ki sinirsel ara yüzü oldukça komplike. |
Faktor-faktor lainnya termasuk peningkatan jumlah penduduk, permintaan akan protein hewani, perluasan kota, dan teknologi berburu yang semakin canggih, serta peperangan dan semakin mudahnya mendapatkan senjata api. Ayrıca insan nüfusunun artışı, proteinli gıdalar için artan talep, hızlı kentleşme, avcılığı kolaylaştıran teknolojinin ilerlemesi, savaşlar ve bunun sonucunda silahların çoğalması da var. |
Tubuh manusia memang mesin yang canggih İnsan vücudu gerçekten inanılmaz bir makine |
Canggih juga ya. Bence bu çok büyüleyici. |
Jadi gambar di bagian bawah adalah alat paling canggih yang ada di pasaran sekarang, yang pada dasarnya dibuat dari detektor cahaya, tanpa penyandi. Yani en alttaki dizi kümesi, kodlayıcı olmadan sadece ışık sensörlerinden oluşan ve şu an bulunabilecek son teknoloji ile elde edebileceğiniz durumu gösteriyor. |
Kodenya lebih canggih daripada yang kubayangkan. Kodlar bizim hayal ettiğimizin çok daha ötesine geçti. |
Maksud saya, mesin- mesin ini menurut perkiraan saya tidak terlalu canggih dalam pengertian ada banyak senyawa pemicu kanker di air yang ada di Silicon Valley. Bence bu makineler gerçekten pek yüksek teknolojili değil tahminimce, şöyle ki Silicon Vadisi'ndeki sularda düzinelerce ve düzinelerce kanserojen var. |
Ini telah membangun sistem yang paling canggih pertahanan, yang pernah dibuat. Şimdiye kadar yaratılmış en gelişmiş savunma sistemiydi. |
”Sekarang, dengan metode pengembangbiakan yang lebih canggih, sebatang rokok mariyuana dapat mengandung 150 miligram THC dan naik menjadi 300 miligram jika dicampur dengan minyak hasyis,” kata surat kabar itu. Gazetenin açıklamasına göre “gelişen tarım ve bitki ıslahı sayesinde şimdi bir esrarlı sigaranın içinde 150 miligram THC olabilir ve eğer bu sigaranın içine haşhaş yağı karıştırılmışsa bu miktar 300 miligrama kadar çıkabilir.” |
Barbara memastikan setiap toilet memiliki pembersih kemaluan wanita yang canggih. Barbara herbir tuvaleti... kendi test ediyor. |
Allah bercakap-cakap kepadanya melalui sarana komunikasi yang jauh lebih canggih daripada alat elektronik. Tanrı direkt olarak yarattığı kişiyle konuşuyordu. |
Di satu pihak adalah kekuatan gabungan bangsa-bangsa di dunia, dengan seluruh arsenal dan seluruh persenjataan canggih mereka. Bir tarafta, bütün korkunç silah depolarıyla birlikte bu dünyanın milletlerinin toplam kudreti, öbür tarafta evrenin Yaratıcısı var. |
Mengamati Bulan dengan Teknologi Canggih Yüksek Teknolojiyle Gözlemlenen Ay |
Tadi itu medan energi yang sangat canggih melingkupi tempat ini. Burada çok yüksek sofistike bir güç alanı var. |
Payah, karena aku sudah 6 tahun berada di bawah tanah tanpa jendela, di ruang peralatan canggih NSA, kawan. Kötü çünkü NSA'nın penceresiz bodrumunda altı yıldır çalışıyorum. |
Dalam banyak hal, lebih canggih pencuri adalah, semakin mudah mereka untuk menemukan. Birçok husus açısından olaya bakacak olursak bir hırsız, ne kadar çok yönlü olursa bulunması da o kadar kolay olur. |
Kemudian versi mesin pengolah kata yang lebih canggih muncul. Ve daha sonra da kelime işlemcilerinin daha bilinen modelleri ortaya çıktı. |
Suara komputer tidak selalu begitu canggih, tapi dengan komputer saya, saya bisa lebih luas berkomunikasi daripada sebelumnya. Bilgisayar sesleri bazen çok gelişmiş olmayabiliyorlar, fakat bilgisayarımla hiç olmadığı kadar geniş çapta iletişim kurabiliyorum. |
Tapi jika kita menggunakan seperangkat teknologi canggih sebelum mereka bertanya, kita mungkin akan kehilangan alat yang paling hebat yang kita miliki sebagai pengajar: pertanyaan-pertanyaan mereka. Fakat eğer biz bu teknolojileri öğrencinin sorgusundan önce yerleştirirsek öğretmenler olarak kendimizi en büyük araçlarımızdan olan 'öğrencilerimizin soruları'ndan mahrum bırakırız. |
Endonezya öğrenelim
Artık canggih'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.