Endonezya içindeki jembatan penyeberangan ne anlama geliyor?
Endonezya'deki jembatan penyeberangan kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte jembatan penyeberangan'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki jembatan penyeberangan kelimesi yaya köprüsü, Üst geçit, köprü, geçit, ağ geçidi anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
jembatan penyeberangan kelimesinin anlamı
yaya köprüsü(footbridge) |
Üst geçit(footbridge) |
köprü
|
geçit(gangway) |
ağ geçidi
|
Daha fazla örneğe bakın
l adalah di jembatan penyeberangan di atas / terhadap College. Okulun oradaki üst geçitteyim. |
Salah satu benjolan dari kepala filamen miosin melekatkan diri pada salah satu lokasi aktif pada filamen aktin yang kini tersingkap, membentuk jembatan penyeberangan. Miyozin iplikçiğinin baş bölümündeki tomurcuklardan biri, aktin iplikçiği üzerinde açığa çıkan aktif bölgelerden birine yapışarak bir köprü oluşturur. |
Benjolan lain membelah ATP dan melepaskan energi yang cukup bagi jembatan penyeberangan itu untuk menarik atau menggelindingkan filamen aktin di sepanjang atau di atas filamen miosin. Diğer tomurcuk ATP’yi parçalar ve bu köprünün, aktin iplikçiğini miyozin iplikçiğinin yanından veya üzerinden çekmesine ya da kaydırmasına yetecek kadar enerjiyi serbest bırakır. |
Adakah perahu atau jembatan untuk menyeberang? Bizi karşıya götürebilecek bir kayık ya da köprü var mı? |
Jembatan Rialto (bahasa Italia: Ponte di Rialto; bahasa Venesia: Ponte de Rialto) adalah salah satu dari empat jembatan yang menyeberangi Kanal Besar Venesia di Italia. Rialto Köprüsü (İtalyanca: Ponte di Rialto), Venedik, İtalya'da Büyük Kanal üzerindeki dört köprüden biridir. |
Pada abad ke-19, teknologi menjadi tersedia untuk membangun Jembatan gantung di seberang sungai. 19. yüzyılda, teknoloji nehrin üstüne bir köprü yababilecek seviyeye geldi. |
”Akhirnya, kami diarahkan untuk berjalan ke Jembatan Brooklyn dan menyeberanginya. “Sonunda, yürüyerek karşı tarafa geçmek üzere Brooklyn Köprüsüne yöneltildik. |
Kita harus pergi dari kota dan menyeberangi jembatan Şehrin diğer tarafına geçmek için köprüden gitmeliyiz. |
Aku kirim setelah aku menyeberangi jembatan. Köprüyü geçtikten sonra göndermiştim. |
Seraya menyeberangi jembatan, saya hanya terus berdoa supaya saya bisa sampai ke Betel, kantor pusat Saksi-Saksi Yehuwa. Köprüyü geçerken, Beytel’e, Yehova’nın Şahitlerinin dünya merkez bürolarına ulaşabilmek için dua etmeye devam ediyordum. |
/ Tepat di seberang jembatan. Hemen köprünün karşısından. |
Princess Riley dan si Monyet, Mereka harus menyeberangi jembatan yang berderit. Prenses Riley ve Maymun, harabe bir köprüye girdiler. |
Kita akan menyeberangi jembatan itu nanti. O köprüden sonra geçeriz. |
Bagaimanapun, saudara mungkin tidak perlu menyeberangi jembatan khayal itu! Belki de, sonunda bu hayali dereyi geçmeye gerek kalmayacak! |
Kita tidak pernah menyeberang jembatan. Köprü falan geçmedik ki. |
Kami berusaha keluar dari kota, dan kami menyeberangi Jembatan Brooklyn, dan pas kami disana saat jembatannya runtuh Şehir dışına çıkmaya çalışıyorduk, ve Brooklyn köprüsündeydik, ve oraya saldırdığında tam üzerindeydik |
Kalian tak akan bisa melihat tempat ini lagi setelah menyeberangi jembatan ini Bu köprüyü geçmediğimiz sürece orayı bir daha göremeyeceksiniz |
Karena keadaan jembatan Avar di seberang sungai Sava dekat Sirmium memburuk, tekanan Avar menurun. Sirmium yakınlarındaki Sava nehri boyunca bulunan Avar köprülerinin durumu kötüleşti, Avar baskısı azaltı. |
Tidak ada cara jembatan saya sedang menyeberangi oleh beberapa muffin-memberikan, Red-kap-memakai, dongeng-klise gadis kecil. Benim köprümden kek taşıyan küçük bi kırmızı başlıklı, peri masalı klişeşindeki kız hayatta geçemez. |
Kita akan menyeberangi jembatan itu jika tiba masanya. O köprüyü vakti gelince aşarız. |
Mereka akan menyeberangi Jembatan Lo Wu segera Yakında Lo Wu Köprüsü' nü geçmiş olurlar |
Menyeberangi jembatan di Sungai Volkhov Volhov Irmağı’nın üzerindeki bir yaya köprüsünden geçerken |
Ada pepatah yang berbunyi, ’Jangan seberangi jembatan sebelum Anda tiba di jembatan itu.’ Bazılarının dediği gibi, ‘Dereyi görmeden paçaları sıvamayın.’ |
Tank Amerika akan menyeberangi jembatan sebelum siang hari. Amerikalılar gün ışımadan tankları köprüye sokmuş olacak. |
Seberang jembatan, di sebuah kuburan tua. Köprünün karşısında, eski mezarlığın öbür tarafında. |
Endonezya öğrenelim
Artık jembatan penyeberangan'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.