Endonezya içindeki jerapah ne anlama geliyor?

Endonezya'deki jerapah kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte jerapah'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Endonezya içindeki jerapah kelimesi zürafa, Zürafa anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

jerapah kelimesinin anlamı

zürafa

noun

Dia dapat menceritakan kisah berbahasa Inggris tentang gagak haus, tentang buaya dan tentang jerapah.
O size susamış karga, timsah ve zürafa hakkında İngilizce hikayeler anlatabilir.

Zürafa

Daha fazla örneğe bakın

Dia dapat menceritakan kisah berbahasa Inggris tentang gagak haus, tentang buaya dan tentang jerapah.
O size susamış karga, timsah ve zürafa hakkında İngilizce hikayeler anlatabilir.
Satu-satunya hewan yang tidak pernah diselesaikannya adalah jerapah.
Yapamadığı tek hayvan zürafa idi.
Kau tahu, saat seusiamu, aku ingin memelihara jerapah
Ben senin yaşındayken bir zürafam olsun isterdim
15 Jerapah —Jangkung, Bertungkai Panjang, dan Anggun
12 Akıllıca Kararlar Verme Çabalarım
Kini, hutan-hutannya juga menjadi habitat bagi banyak primata, seperti simpanse dan babun , sedangkan sabana-sabananya menjadi tempat merumput bagi hewan-hewan seperti jerapah dan kijang Jackson.
Şimdi buradaki ormanlar şempanze ve babun gibi primatlara da ev sahipliği yapıyor; aynı zamanda savanlar zürafa ve inek antilopları gibi hayvanlara otlanmak için yer sağlıyor.
Dedaunan akasia itu merupakan makanan favorit jerapah.
Bu akasyanın yaprakları zürafaların en sevdiği yiyecektir.
Sejam setelah lahir, jerapah muda sudah mampu berdiri dan segera menyusu pada ibunya.
Yavru zürafa, doğduktan bir saat sonra ayaklarının üstünde durur ve çok geçmeden annesinden süt emmeye başlar.
Boleh aku ambil kembali jerapahnya?
Zürafanı geri alabilir miyim lütfen?
Kau jual jerapah banci padaku.
Bana ibne zürafaları sattın.
seseorang masuk ke bar dgn jerapah.
Adamin biri zürafayla birlikte bara girer.
Si jerapah jatuh.
Zürafa yere düser.
Dan kami mengatasinya dengan menambah jumlah ternak dan kambing menjadi 400 persen, merencanakan pengembalaan agar menyerupai alam dan mengintegrasikannya dengan gajah, banteng, jerapah, dan hewan lain yang kami miliki.
Bunu sadece sığır ve keçi sayısını arttırarak, yüzde 400'lük bir artışla başardık, otlatma şeklini doğayı taklit edecek şekilde planlayarak ve Planlamamıza filler, bufalolar, zurafalar ve diğer hayvanları dahil ederek başardık.
Lalu ada lagi jerapah.
Bir de şu kahrolası zürafa işi.
Ada jerapah!
Zürafalar!
Meskipun Anthony baru pertama kali melihat zebra, singa, jerapah, dan binatang lain secara langsung, ia telah mengenal binatang-binatang itu.
Evet, Anthony zebraları, aslanları, zürafaları ve diğer hayvanları ilk kez görüyor olmasına rağmen onları daha önceden tanıyordu.
Dan dia mencintai jerapah.
Zürafaları da seviyor.
Ini memberikan unta kelebihan yang serupa dengan jerapah, memungkinkannya makan dari pepohonan.
Bu, ağaçlardan beslenebilmesine olanak verir ve ona zürafanınki gibi bir avantaj sağlar.
Kemana si jerapah pergi?
Bu zürafa nereye gitti?
Ketika bahaya mengancam si jerapah muda, ia memposisikan dirinya di antara kaki ibunya, karena tendangan kuat sang ibu memberikan perlindungan terbaik dari kebanyakan predator.
Yavru zürafa, bir tehlikeyle karşılaştığında annesinin bacakları arasında durur; çünkü annenin güçlü tekmeleri yavruyu çoğu yırtıcı hayvandan mükemmel bir şekilde korur.
Mereka bahkan pernah membawa pulang jerapah. Kehadiran binatang ini cukup menghebohkan.
Hatta filonun Çin’e bir zürafa getirdiği ve bunun büyük kargaşaya yol açtığı anlatılır.
Dan kami mengatasinya dengan menambah jumlah ternak dan kambing menjadi 400 persen, merencanakan pengembalaan agar menyerupai alam dan mengintegrasikannya dengan gajah, banteng, jerapah, dan hewan lain yang kami miliki.
Bunu sadece sığır ve keçi sayısını arttırarak, yüzde 400 ́lük bir artışla başardık, otlatma şeklini doğayı taklit edecek şekilde planlayarak ve Planlamamıza filler, bufalolar, zurafalar ve diğer hayvanları dahil ederek başardık.
Jerapah sialan
Zürafalar dandik
Ada cermin di jerapah.
Zürafaya asılmış bir ayna.
Jadi tinggi si Jerapah adalah 18 Kaki.
6 feet artı 6 feet daha artı 6 feet daha.
Leher jerapah untuk mengambil bintang-bintang.
Zürafanın boynu yıldızlara bakmak içindir.

Endonezya öğrenelim

Artık jerapah'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.

Endonezya hakkında bilginiz var mı

Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.