Endonezya içindeki juga ne anlama geliyor?
Endonezya'deki juga kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte juga'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki juga kelimesi ayrıca, de anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
juga kelimesinin anlamı
ayrıcaadverb Tapi aku juga melihat mereka, dan aku melihat betapa bahagianya kau dengan mereka seumur hidupmu. Ama ayrıca onları da gördüm, ve hayatının geri kalanı boyunca onlarla beraber, ne kadar mutlu olduğunu. |
denoun Ilmuwan tersebut tidak hanya terkenal di Jepang tetapi juga di negara-negara asing. Bilim adamı sadece Japonya'da değil fakat aynı zamanda yabancı ülkelerde de ünlü. |
Daha fazla örneğe bakın
Kita akan pergi sekarang juga, Ketika mereka mengganti penjaga. Bekçiler değişirken, gitmeliyiz. |
Bagaimanapun juga, anak-anak bukan barang atau mainan tetapi manusia dengan kebutuhan khusus. Bir kere, çocuklar eşya ya da oyuncak değil, çok özel ihtiyaçları olan insanlardır. |
" Lokasi lainnya ", segera kuserang juga. Diğer noktaları da hemen ardından vuracağım. |
Ia juga menjelaskan bahwa dinas militer merupakan keputusan pribadi. Ayrıca, zorunlu hizmetle ilgili tavrın kişisel bir karar olduğunu söyledi. |
Sisakan juga buat kami. Biraz da bize bırak, olur mu? |
Alkitab menyebut tentang arsip-arsip Negara dari pemerintahan Yehuda dan Israel, juga masalah-masalah Negara dari pemerintahan Babel dan Persia. Kutsal Kitap, hem Yahuda ve İsrail yönetimlerinin resmi kayıtlarından, hem de Babil ve Pers hükümdarlıklarının devlet işlerinden söz eder. |
Apabila kita membantu orang lain, kita tidak hanya membantu mereka tetapi kita juga menikmati kebahagiaan dan kepuasan yang membuat beban kita sendiri lebih mudah dipikul. —Kisah 20:35. Başkalarına kendimizden verdiğimizde, sadece onlara yardım etmiş olmayız, kendi yüklerimizi daha kolay taşınır kılan bir mutluluk ve doyum da tadarız.—Resullerin İşleri 20:35. |
Namun orang-orang dapat menghentikan perbuatan yang rendah secara moral itu, karena, seperti dikatakan Paulus, ”Dahulu kamu juga melakukan hal-hal itu ketika kamu hidup di dalamnya.”—Kolose 3:5-7; Efesus 4:19; lihat juga 1 Korintus 6:9-11. Fakat Pavlus’un: “Bunlarda yaşadığınız zaman, bir vakitler onlarda yürüdünüz” sözleri, insanların bu ahlak çöküntüsünden kurtulabileceklerini gösterir.—Koloseliler 3:5-7; Efesoslular 4:19; ayrıca I. Korintoslular 6:9-11’e de bak. |
Secara teknis aku juga yang menembakmu dua hari yang lalu. Teknik olarak, ayrıca birkaç gün önce size ateş de ettim. |
Aku juga mencintaimu Bende seni seviyorum |
Murid- murid mulai berdatangan, dan kami mulai membuat teknologi- teknologi, karena itulah yang kami perlukan untuk maju dan juga untuk melakukan kerja lapangan. Böylece öğrenciler akmaya başladı, ve biz teknolojiler geliştirmeye başladık çünkü temel olarak bu aynı zamanda ilerlemek ve gidip saha çalışması yapmak için ihtiyacımız olan şeydi. |
Dan nakal juga. İtin tekiyim. |
Ia juga secara resmi ditetapkan sebagai calon presiden oleh partai ini. Daha sonra da bu partiler tarafından resmen cumhurbaşkanlığına aday gösterilmiştir. |
Demikian juga aku. Ben de öyle. |
Yesus juga menyayangi semua orang yang ”menerima Kerajaan Allah seperti seorang anak kecil”. —Lukas 18:17. O, bu şefkati ‘Tanrı’nın krallığını küçük bir çocuk gibi kabul eden’ herkese gösterir (Luka 18:17). |
Dan pertemuan kami juga telah ditakdirkan, aku telah jatuh cinta kepadanya dan tak dapat kembali. Nasıl tanıştık ve kur yaptık, onun onunla geri dönerken diyeceğim nasıl aşık olmuştum ona |
Dan kakakmu juga. Ve abine de. |
Kita tidak tahu mekanisme apa yang ada di belakang proses ketuaan, dan juga kita tidak dapat mengukur cepatnya proses ketuaan menurut standar biokimia yang tepat.”—Journal of Gerontology, September 1986. Bizler, ne yaşlanmanın ardındaki asıl mekanizmayı biliyoruz, ne de biyolojik açıdan yaşlanmanın hızını kesin olarak ölçebilecek durumdayız.”—Journal of Gerontology, Eylül 1986. |
Pasangan suami istri utusan injil yang disebutkan di atas telah menemukan jawaban yang memuaskan untuk pertanyaan itu, dan Saudara juga dapat. Makalenin başında sözü edilen çift, sorularına tatmin edici yanıtlar aldılar; siz de alabilirsiniz. |
Akan tetapi, ia juga berupaya menjaga jemaat tetap bersih dari para pedosa yang sengaja. Bununla birlikte cemaati, bile bile günah işleyen herkesten temiz tutmanın gerekli olduğuna inandı. |
Juga hadir 862 anggota dari Amalgamated Clothing Workers dan Cloth Hat dan Cap Makers Union of America ( Serikat Pembuat Topi Kain dan Topi cap seluruh Amerika ), juga anggota keluarganya. Ve Amalgamated Tekstil Sendikası ile Amerika Şapka İşçileri Sendikası'nın 862 üyesi de cenazedeydi. |
Kamu juga akan tersesat. Sen de kaybolursun. |
Ini juga untuk siapapun yang mengurusi kasus penari yang hilang itu. Bu ayrıca'Kayıp Dansçılar'dosyasına kim bakıyorsa onun için. |
Tetapi, mereka berupaya keras mengikuti nasihat, ”Apapun juga yang kamu perbuat, perbuatlah dengan segenap hatimu seperti untuk Tuhan [”Yehuwa”, NW] dan bukan untuk manusia.”—Kolose 3:23; bandingkan Lukas 10:27; 2 Timotius 2:15. Fakat şu öğüdü uygulamak için canla başla çalıştılar: “Her ne yaparsanız, insanlara değil Rabbe yapar gibi candan işleyin.”—Koloseliler 3:24; Luka 10:27; II. Timoteos 2:15 karşılaştır. |
Selain melindungi tubuhnya dari suhu yang dingin, itu juga bisa membuatnya bergerak dua hingga tiga kali lebih cepat. Böylece bu kuşları aşırı soğuklardan koruyan bir yalıtım tabakası oluşur ve normalden iki üç kat hızlı hareket edebilirler. |
Endonezya öğrenelim
Artık juga'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.