Endonezya içindeki kakak perempuan ne anlama geliyor?
Endonezya'deki kakak perempuan kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte kakak perempuan'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki kakak perempuan kelimesi abla, kız kardeş, bacı anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
kakak perempuan kelimesinin anlamı
ablanoun Sewaktu saya mengalami semua ini, kakak perempuan saya sering datang berkunjung. Tüm bunlar olurken ablam sürekli bana gelip giderdi. |
kız kardeşnoun |
bacınoun |
Daha fazla örneğe bakın
Mereka adalah kakak perempuan saya. Onlar benim ablalarımmış. |
Pasti kakak perempuan ku sdh meminta mu bersama.. putri2 bangsawan lain nya di tempat perlindungan Maegor. Ablam sizin de diğer asil leydilerle birlikte Maegor'un odasına gelmenizi istemiştir. |
Sewaktu saya mengalami semua ini, kakak perempuan saya sering datang berkunjung. Tüm bunlar olurken ablam sürekli bana gelip giderdi. |
Memang ada pria yang butuh kakak perempuannya. Adamın ablaya ihtiyacı var. |
Aku sudah janji kepada kakak perempuannya. Ablasına bir söz verdim. |
Ayolah, ini pernikahan kakak laki-lakimu, bukan kakak perempuanmu. Hadi, bu kız kardeşinin düğünü değil, abinin düğünü... |
Setelah kakak perempuannya dibaptis, Adele mulai menanggapi kebenaran dengan lebih serius. Ablası vaftiz edildikten sonra Adele hakikati daha ciddiye almaya başladı. |
Kau memakai celana dalam yang diberikan kakak perempuan juga? Yoksa ablalarının küçülmüş donlarını da giyiyor musun? |
Akan tetapi, kini ia menikmati perkawinan yang bahagia dan hubungan yang baik dengan kakak perempuannya. Oysa, şimdi mutlu bir evliliği ve ablasıyla iyi bir ilişkisi var. |
Saya ingat suatu waktu ketika kami berada di rumah kakak perempuan saya untuk acara ramah tamah keluarga. Bir keresinde ablamın evinde ailece bir araya toplanmıştık. |
["Film lubang di tembok - 1999"] Seorang bocah delapan tahun memberitahu kakak perempuannya apa yang harus dilakukan. ["Hole in the wall film- 1999"] Sekiz yaşında olan büyük ablasına ne yapması gerektiğini söylüyor. |
Dua kakak perempuan saya juga bergairah dalam dinas kepada Yehuwa. İki ablam da Yehova’nın hizmetinde gayretlidirler. |
Saya mendapat tumpangan dari beberapa personel militer Kanada ke kota Nijmegen, tempat kakak perempuan saya dulunya tinggal. Kanada askeri personeli tarafından, ablamın yaşadığı Nijmegen kentine giden bir araca bindirildim. |
Kami juga memutuskan untuk mengunjungi kakak perempuan saya yang adalah Saksi Yehuwa. Ayrıca Yehova’nın Şahidi olan ablamı da ziyaret etmeye karar verdik. |
Pada petang harinya, lima pria bersenjata tiba di karavan kami dan menyandera saya, Ibu, dan kakak perempuan saya. Akşamüstü beş silahlı adam karavanımıza gelerek annemi, kız kardeşimi ve beni rehin aldı. |
Mereka juga tinggal selama beberapa waktu dengan kakak perempuan saya, Daphne, yang masih menetap di Jepang. Onlar hâlâ Japonya’da olan kardeşim Daphne’yle de bir süre kaldılar. |
Sewaktu perang berakhir pada tahun 1945, saya pindah untuk tinggal bersama kakak perempuan saya di Roma. 1945’te savaş sona erdiği zaman, ablamla beraber yaşamak üzere Roma’ya taşındım. |
Saya setuju untuk belajar Alkitab dengan kakak perempuan saya, Caroline, dan suaminya, Akif. Ablam Caroline ve eşi Akif ile Kutsal Kitabı incelemeyi kabul ettim. |
Orang tua dan kakak perempuanku tewas dalam kecelakaan mobil. Ailem, benim ablası, araba kazasında ölen. |
Dengan ditemani ibu, kakak perempuan, dan seorang temannya, Adryana berangkat ke New York untuk mengunjungi Betel pertama kalinya. Adryana, annesi, ablası ve bir arkadaşıyla birlikte Beytel’i ilk defa ziyaret etmek için New York’a gitti. |
Miriam adalah kakak perempuan Musa dan Harun, para pemimpin orang Israel pada waktu Eksodus. Miryam Mısır’dan çıkışlarında İsrailoğullarına önderlik eden Musa ve Harun’un ablasıydı. |
Selama suatu waktu, kakak perempuan Matt, Amy, merasa bahwa ia ”hidup dalam bayang-bayang penyakit Matt”. Ediz’in ablası Deniz, bir süre “kardeşinin hastalığının gölgesinde yaşadığını” hissetti. |
Kakak perempuanku akhirnya memutuskan untuk putus dengan Derek lalu pergi berpesta bersama teman-teman wanitanya. Kız kardeşim sonunda Derek'den ayrılmaya karar verdi... ve onun yerine kız arkadaşlarıyla gitti. |
Saya punya satu kakak laki-laki dan dua kakak perempuan. Bir abim, iki ablam vardı. |
Kakakku perempuanku meninggal di usia 2 tahun. 2 yaşındaki kız kardeşim ben doğmadan önce ölmüş. |
Endonezya öğrenelim
Artık kakak perempuan'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.