Endonezya içindeki kepadatan penduduk ne anlama geliyor?
Endonezya'deki kepadatan penduduk kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte kepadatan penduduk'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki kepadatan penduduk kelimesi nüfus yoğunluğu anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
kepadatan penduduk kelimesinin anlamı
nüfus yoğunluğu(population density) |
Daha fazla örneğe bakın
BADAI yang hebat melanda suatu daerah yang padat penduduknya. NÜFUSUN yoğun olduğu bir bölgede korkunç bir fırtına kopar. |
Di lereng sebelah utaranya terdapat daerah pesisir sempit yang padat penduduk. Dağın kuzey kenarında yoğun bir nüfusun yaşadığı dar bir kıyı şeridi bulunmaktadır. |
Kepadatan penduduknya paling tinggi di seluruh Polandia dan salah satu yang tertinggi di Eropa. Polonya'nın nüfus yoğunluğu en fazla olan şehridir ve Avrupa'nında en fazlalarındandır. |
Dekat dengan zona yang padat penduduk. Yoğun nüfuslu bir yere yakın. |
Kejadian tersebut berlangsung di sebuah daerah yang padat penduduk di Filipina dan menewaskan sekitar 900 jiwa. Patlama, Filipinler’de nüfus yoğunluğu yüksek bir bölgede gerçekleşti ve 900 kadar kişinin ölümüne yol açtı. |
Ini adalah benar- benar berbeda dari negara- negara lain di dunia yang paling padat penduduknya. Han. Dünya'nın en yüksek nüfuslu diğer ülkelerinden tamamen farklı bir durum bu. |
Lima, ibu kota Peru, seperti halnya banyak kota modern lain, padat penduduk. Diğer birçok modern kent gibi, Peru’nun başkenti Lima da milyonlarca kişiyle tıklım tıklım doludur. |
Namun Asia yang padat penduduknya merupakan tambang emas yang jauh lebih besar dibandingkan negeri-negeri tadi. Fakat en büyük altın madeni kalabalık Asya’dır. |
Mengapakah tidak terdapat bahaya bahwa bumi akan kepadatan penduduk pada akhirnya, karena semua orang hidup untuk se-lama2nya? Neden yeryüzünün dolup taşma tehlikesiyle karşı karşıya kalmayacaktır? |
Tempat tersebut memiliki kepadatan penduduk tertinggi kedua di kota tersebut dan meliputi inti kota asli Havana. Şehrin ikinci en yüksek nüfus yoğunluğuna sahiptir ve orijinal Havana kentinin çekirdeğini içermektedir. |
Anda khawatir tentang kepadatan penduduk planet ini. Dünyadaki nüfus fazlalığından endişeleniyorsunuz. |
Tetapi sekarang, Antipolo telah menjadi kota besar yang padat penduduknya. Şimdi ise Antipolo kalabalık bir şehir. |
Ini adalah benar-benar berbeda dari negara-negara lain di dunia yang paling padat penduduknya. Dünya'nın en yüksek nüfuslu diğer ülkelerinden tamamen farklı bir durum bu. |
Dia membandingkan kelahiran, pernikahan, kematian, dengan kepadatan penduduk London dan Paris. Londra ve Paris arasındaki doğum, evlilik, ölüm ve nüfus yoğunluğu verilerini karşılaştırdı. |
Di ibu kota Mesopotamia yang padat penduduk ini, keju menjadi bahan pokok dalam kuliner dan upacara keagamaan. Mezopotamya'nın yoğun nüfuslu şehirlerinde, peynir, mutfak ve dini yaşamın temelini oluşturdu. |
Saksi-Saksi Yehuwa sedang melakukan kesaksian metropolitan di Lagos, kota yang paling padat penduduknya di Afrika. Afrika’nın en kalabalık şehri olan Lagos’ta, şehir merkezlerinden birinde kardeşler halka yönelik şahitlikte bulunuyor. |
Kepadatan penduduk di daerah yang terimbas sering kali menentukan parahnya bencana itu. Çoğunlukla asıl etken afetten etkilenen bölgede yaşayan insanların sayısıdır. |
1 Seraya angin puyuh mendekati daerah padat penduduk, kebutuhan untuk memperingatkan orang-orang akan datangnya bahaya semakin mendesak. 1 İnsanların oturduğu bir bölgeye kasırga yaklaşırken, onları bu tehlikeye karşı uyarmak acil bir ihtiyaç halini alır! |
Jika disesuaikan dengan kepadatan penduduk, kurang dari satu persen dari akibat gempa Haiti. Nüfus yoğunluğu bazında değerlendirildiğinde Haiti depreminin verdiği hasarın %1'i kadar bile değil. |
Salah satunya adalah kepadatan penduduk di daerah rawan bencana. Bir etken büyük risk taşıyan bölgelerdeki nüfus yoğunluğudur. |
Seharusnya kau menjauhi tempat yang padat penduduknya. Kalabalık bölgelerden kaçınacak sağduyun olması gerekirdi. |
Meskipun ”Drama Eureka” bukan gambar bergerak, penayangannya di daerah-daerah yang kurang padat penduduknya pun sangat sukses. “Eureka Dramı” hareketli resimler içermese de, nüfusun fazla yoğun olmadığı bölgelerdeki gösterimleri başarılıydı. |
Beberapa dari cadangan tersebut berada di daerah padat penduduk. Bu rezervlerin bir kısmı yoğun yerleşim alanlarında bulunmakta. |
Di Mytilene terdapat sebuah kawasan yang padat penduduknya yang disebut Langada, tempat tinggal para pengungsi Yunani. Mytilene’de Rum sığınmacıların yaşadığı, Langada diye adlandırılan çok kalabalık bir mahalle vardır. |
Dengan menugaskan kira-kira 40 perintis istimewa sementara ke daerah-daerah yang padat penduduknya namun belum pernah dikerjakan. Yaklaşık 40 geçici özel öncünün yoğun nüfuslu tahsis edilmemiş sahalarda çalışmasıyla. |
Endonezya öğrenelim
Artık kepadatan penduduk'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.