Endonezya içindeki lancar ne anlama geliyor?

Endonezya'deki lancar kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte lancar'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Endonezya içindeki lancar kelimesi sıvı, akıcı, açık, akışkan, serbest bırakmak anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

lancar kelimesinin anlamı

sıvı

(fluid)

akıcı

(glib)

açık

(clear)

akışkan

(fluid)

serbest bırakmak

(free)

Daha fazla örneğe bakın

(1 Petrus 2:22) Musuh-musuhnya melancarkan tuduhan palsu bahwa ia pelanggar hari Sabat, pemabuk, dan dirasuki hantu, tetapi Yesus tidak direndahkan karena dusta mereka itu.
(I. Petrus 2:22) Düşmanları İsa’yı Sebti bozmakla, ayyaşlıkla, cinli olmakla yalan yere suçluyorlarsa da, bu yalanlar onun onurunu zedelemedi.
Oleh karena itu, dalam penggenapan nubuat ini, raja utara yang murka melancarkan kampanye terhadap umat Allah.
Bu nedenle, peygamberliğin gerçekleşmesinde, öfkeli kuzey kralı Tanrı’nın kavmine karşı bir sefere girişecek.
Berdasarkan saran-saran yang diajukan di dalam salah satu buku pelajaran sekolah, Buku Petunjuk Sekolah Pelayanan Teokratis, saya berupaya untuk mengembangkan mutu khotbah seperti kelancaran, pelafalan, tekanan arti, dan modulasi.
Programda kullanılan Konuşma Yeteneğini Geliştirme Rehberi’nde sunulan önerilere dayanarak akıcılık, telaffuz, anlama göre vurgu ve ses değişimi gibi konuşma nitelikleri üzerinde çalıştım.
Aku mau pastikan itu berjalan lancar.
İyi gectiginden emin olmak istiyorum.
Kita berlagak seakan semuanya berjalan lancar.
Sağduyumuz varmış gibi davranmaya başladık.
Dan Wahyu pasal 13 dengan sangat jelas menggambarkan organisasi-organisasi politik yang didirikan di bumi oleh Setan untuk melancarkan tekanan yang hebat dan penindasan yang keji atas hamba-hamba Yehuwa yang setia.
Vahiy’in 13. babı da Şeytan’ın, Yehova’nın sadık hizmetçilerine yoğun şekilde baskı yapmak ve acımasızca zulmetmek amacıyla yerde kurduğu siyasal teşkilatları canlı bir şekilde betimledi.
Jadi, saya pergi lebih awal, menemukan dermaga angkut dan wawancara berjalan lancar.
Erkenden gidip yük rampası bulup üstüne bindim ve harika bir görüşmeydi.
Apakah itu perjalanan yang lancar?
Neresi kolay bunun?
Perasaan itu bahkan bisa muncul meskipun kehamilan berikutnya berjalan lancar.
Hatta sorunsuz geçen yeni bir hamilelikten sonra bile ortaya çıkabilir.
Ia melancarkan serangan ke dua arah— ke barat melawan negeri-negeri Eropa dan ke Cina bagian selatan melawan dinasti Sung.
İki cephede saldırılar başlattı: Batıdaki Avrupa toprakları ve Güney Çin’deki Song Hanedanı.
Ketika menguraikan bagaimana Kaisar Romawi Nero mempersalahkan orang Kristen atas kebakaran di Roma pada tahun 64 M, Tacitus menulis, ”Nero melemparkan kesalahan dan melancarkan penganiayaan yang paling keji terhadap suatu golongan yang dibenci karena dianggap menjijikkan, yang disebut orang Kristen oleh penduduk.
Roma İmparatoru Neron’un MS 64’te Roma’da çıkan yangından Hıristiyanları nasıl sorumlu tuttuğunu anlatan Tacitus şunları yazdı: “Neron suçu, halkın Hıristiyanlar diye adlandırdığı ve iğrenç âdetlerinden dolayı nefret ettiği bir sınıfa yükleyerek, onlara en şiddetli işkenceleri çektirdi.
Apakah ia tinggal dengan mereka pada waktu terjadi kerusuhan yang dilancarkan oleh sekumpulan tukang perak?
Gümüşçülerin ayaklandığı sırada onlarla mı kalıyordu?
Petugas Jembatan Timbang mungkin harus belajar beberapa istilah dewasa. ... dan sedikit soal kebersihan, tapi semuanya lancar.
Ağırlık ölçüm istasyonu müfettişinin bazı yetişkin kelimeleri öğrenmesi gerek ve biraz da hijyeni ama bizi geçirdi.
Hei, semua berjalan lancar dengan debut Mycloneku besok. ... kita akan bangun rumah mewah di sana dengan keuntungannya.
Yarınki " MyClone " tanıtımı iyi giderse sağlanacak kârla orada size bir şato inşa ederiz.
cukup lancar, Jack
Bu boyunca sadece Jack iyi geliyor. Hmm.
Segalanya akan jadi lancar.
İnanılmaz iyi olacak.
Tetapi bagaimana semuanya itu bila diukur dengan tuduhan yang Yehuwa lancarkan terhadap agama-agama dunia?
Oysa bütün bunlar, Yehova’nın, dünyanın dinlerine karşı yaptığı suçlamayla nasıl karşılaştırılabilir?
Namun, bagaimana Saksi-Saksi bereaksi terhadap perlakuan yang tidak berperikemanusiaan yang dilancarkan kepada mereka dalam kamp-kamp ini?
Bununla birlikte Şahitler, kamplarda kendilerine gösterilen insanlık dışı davranışlar karşısında ne yaptılar?
Pengawas sekolah khususnya akan berminat membantu para siswa agar membacakan dng pemahaman, kelancaran, tekanan arti yg tepat, modulasi, penempatan jeda yg tepat, dan kewajaran.
Vaizlik ibadeti gözetmeni özellikle, okuma yapan kişinin anlaşılır, akıcı, anlama uygun vurgu yaparak, ses değişimine dikkat ederek, uygun yerlerde aralar vererek ve doğallıkla okumasına yardım etmekle ilgilenecektir.
Lancar operasinya?
Çok komik görünüyorsunuz.
Sungguh naif jika Saudara mengira bahwa semua akan lancar-lancar saja!
Bunun aksini düşünmek akılsızlık olurdu.
(2 Timotius 3: 14) Adakalanya, orang-orang yang menjalankan kepemimpinan perlu menerangkan beberapa pedoman dan prosedur agar sidang dapat berfungsi dengan lancar.
(II. Timoteos 3:14) Cemaatin işlevini pürüzsüz şekilde yerine getirebilmesi için, önderlik edenlerin ara sıra bazı yönlendirmelerde bulunup yöntemler belirlemesi gerekebilir.
Lancar.
Kontrol.
Penyampaian yang Lancar
Akıcı Bir Sunuş
Kaisar Nero dari Roma melancarkan penganiayaan apa?
Roma imparatoru Neron hangi zulmü başlattı?

Endonezya öğrenelim

Artık lancar'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.

Endonezya hakkında bilginiz var mı

Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.