Endonezya içindeki pegal ne anlama geliyor?
Endonezya'deki pegal kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte pegal'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki pegal kelimesi sert, katı, bükülmez, kesin, eğilmez anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
pegal kelimesinin anlamı
sert(stiff) |
katı(stiff) |
bükülmez(stiff) |
kesin
|
eğilmez(stiff) |
Daha fazla örneğe bakın
Ia menyatakan, ”Tanpa disadari, latihan seperti ini merupakan tantangan dan dapat membuat Anda lelah serta pegal jika dilakukan secara berlebihan.” Şöyle diyor: “Bu idman türü sandığınızdan daha zorlayıcıdır ve eğer aşırı yaparsanız sizi bitkinlik duygusu ve kas ağrıları içinde bırakır.” |
Mual, pegal, lelah. Mide bulandırıcı, ağrı dolu, yorgun. |
Besok badanku akan pegal-pegal. Yarın kaslarım tutulacak. |
Para pemukim masa awal senang untuk sewaktu-waktu berendam dalam mata air panas yang menyegarkan dan meredakan rasa pegal dan ngilu. Buraya ilk yerleşenler, ağrıyı ve acıyı dindiren rahatlatıcı sıcak su kaynaklarına girmeyi severdi. |
Bayangkan dia memijat tangannya yang pegal sambil memikirkan berbagai hal. Belki de çadırlarındaki bir yırtığa yama yapıyordu. |
Kakiku pegal. Ayaklarım acıyor. |
Nyeri pada lutut, pegal pada pinggul, nyeri pada punggung bawah, dan sakit kepala dapat juga menjadi petunjuk untuk memeriksa sepatu yang Anda kenakan. Diz, kalça, bel ve baş ağrıları size, giydiğiniz ayakkabılara dikkat etmeniz gerektiğini anlatıyor da olabilir. |
Dalam dua jam, setelah punggung mereka pegal, mereka berubah. Ve 2 saat sonra, sırtları ağrı içinde kaldığında, değişmişlerdi.. |
Anda dapat merasakan beberapa otot Anda pegal-pegal dan lemas selama beberapa hari pertama. İlk birkaç gün kaslarınızda biraz ağrı ve hassasiyet hissedebilirsiniz. |
Membungkuk dan merunduk selama berjam-jam bisa membuat punggung dan kaki pegal-pegal. Saatlerce eğilip kalkmak, belinizin ve bacaklarınızın ağrımasına neden olabilir. |
Beberapa tanda dehidrasi adalah sakit kepala, lelah, pegal-pegal otot, air seni yang pekat, tidak tahan terhadap panas, serta mulut dan mata yang kering. Su kaybının bazı belirtileri baş ağrısı, bitkinlik, kaslarda ağrı, koyu renkli idrar, sıcağa karşı tahammülsüzlük, gözlerde ve ağızda kuruluktur. |
Meskipun ada badai debu, tangan pegal-pegal, dan kaki terasa penat, kami menyukai tantangan dan petualangan. Toza, acıyan ellerimize ve yorgun ayaklarımıza rağmen, yaşadığımız serüvenden ve zorluklardan zevk aldık. |
Aku pegal duduk di sini. Burada oturmaktan kaskatı kesildim. |
Awalnya, punggung dan rusuk kami terasa pegal karena tidur di atas tanah, tetapi lama-kelamaan kami menjadi terbiasa. Yerde yattığımızdan önceleri sırtımız ve kaburgalarımız ağrıdı ama gece ilerledikçe buna alıştık. |
Ya, tapi pegal-pegal ini membuat aku terbangun sepanjang malam. Evet ama bütün gece siyatiğim yüzünden uyuyamadım. |
Kami sering berhenti untuk beristirahat karena tangan kami terasa sangat pegal. Ellerimiz çok acıdığından sık sık durup dinlendik. |
Aku merasa pegal di seluruh tubuhku. Dizlerim koptu. |
Gejalanya termasuk demam, menggigil, berkeringat, kepala pusing, badan pegal-pegal, mual, dan muntah. Hastalığın belirtilerinden bazıları ateş, titreme, terleme, baş ağrısı, vücut ağrıları, bulantı ve kusmadır. |
Seringkah Anda merasa resah di ranjang, membolak-balikkan badan untuk mencari posisi yang nyaman, lalu paginya merasa kaku dan pegal-pegal? Rahat bir pozisyon bulma çabasıyla yatakta dönüp durarak, sık sık rahatsız geceler geçiriyor ve sabahları bir tarafınız tutulmuş olarak ağrılarla uyanıyor musunuz? |
Di antara mereka terdapat para kepala keluarga yang suka bekerja keras, yang lelah setelah sehari penuh bekerja; para istri dan ibu yang rajin, yang disertai anak-anak kecil; kaum muda yang energik, yang telah seharian bersekolah; para manula yang lemah fisik, yang harus berjalan perlahan-lahan karena rasa nyeri dan pegal; para janda dan yatim piatu yang berani; dan jiwa-jiwa masygul yang membutuhkan penghiburan. Bu kişilere, işte geçen uzun bir günden sonra yorgun düşmüş çalışkan aile reisleri; gayretli kadınlar ve küçük çocuklarıyla anneler; gününü okulda geçiren enerjik gençler; ağrıları ve acıları yüzünden zorlukla yürüyen güçsüz yaşlılar; yürekli dul kadınlar ve öksüzler; teselliye ihtiyacı olan morali bozuk kişiler de dahildir. |
Lengan dan punggung mereka sering pegal-pegal setelah mendayung dari desa ke desa. Bir köyden diğerine kürek çektikten sonra kolları ve sırtları sık sık ağrıyordu. |
Tapi punggungku sedang pegal. Ama son günlerde belimde sorun var. |
Kasur baru, tapi saya tetap bangun letih dan pegal Yepyeni şilte ama yine de yorgun ve ağrılı uyanıyorum. |
" Pegal Sekali ". Kalkmak zorundayım. |
Endonezya öğrenelim
Artık pegal'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.