Endonezya içindeki penggemar ne anlama geliyor?
Endonezya'deki penggemar kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte penggemar'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki penggemar kelimesi düşkün, vantilatör, Hayran anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
penggemar kelimesinin anlamı
düşkünadjective |
vantilatörnoun |
Hayranproper Maksudku, mereka bahkan tidak tahu apa itu untuk menjadi seorang penggemar. Hayran olmanın anlamını bile bilmiyorlar. |
Daha fazla örneğe bakın
Dan tentunya, dalam olahraga, jika Anda penggemar tim tertentu, sulit bagi Anda untuk tidak melihat permainan berjalan dari sudut pandang tim Anda. Ve tabii hepimiz konu spor olunca biliriz ki, eğer belli bir takımın taraftarıysanız, oyunun gidişatını takımınız açısından izlemeye engel olamazsınız. |
Agar lebih menarik lagi untuk dikunjungi, bagian tengah bunga aster sarat dengan serbuk sari dan nektar, makanan bergizi yang digemari banyak serangga. Bu ziyareti daha lezzetli hale getiren, papatyanın merkezinin çiçektozu ve balözü dolu olmasıdır; bunlar da böceklere iyi gelen, besin değeri yüksek yiyeceklerdir. |
Ia juga ingin memperkenalkan gaya klasik dari masakan Italia, Chiarini telah menyadari bahwa masakan Italia begitu digemari dan sudah sangat popular selama bertahun-tahun, namun baru-baru ini ia mulai mengalami stagnasi. Ayrıca İtalyan mutfağının yeni klasiklerini de sunmak istemiştir, çünkü Chiarini İtalyan yemeklerinin yıllar boyunca beğenilen yoğun popülaritesinin son yıllarda durgunlaştığını farkına varmıştır. |
6 Alangkah pentingnya bagi orang tua untuk membantu anak-anak mereka memupuk kegemaran akan Firman Allah! 6 Ana babaların, çocuklarının Tanrı’nın Sözüne karşı sevgi geliştirmelerine yardım etmesi yaşamsaldır! |
Ini mungkin terdengar aneh, tapi saya adalah penggemar berat balok beton. Bu size ilginç gelebilir, ama ben beton bloklara bayılırım. |
Kalian penggemar sepak bola? Siz fanatik misiniz? |
Yah, aku bukan penggemar besar pernikahan. Aslında, pek de düğünleri seven biri değilimdir. |
Biar samud’ra dan s’gala isinya gemar; Hep gürlemeli deniz ve onda olanlar, |
Yah, aku bukan penggemar besar rencana permainan. Plânları hiç sevmem. |
Bisa dibilang, aku bukan penggemar. Hayranı değilim demek yerinde olur. |
Anak-anak yang memperoleh permulaan yang awal ini dengan membaca buku-buku, didorong untuk menjadi penggemar bacaan. Kitaplarla böylesine erken eğitilen çocuklar, bizzat okuyanlar olmaya teşvik ediliyorlar. |
Persetan dengan penggemar. Hepsinin canı cehenneme. |
Penggemar abal-abal memberinya selamat dari jauh. Sahte hayranları anca ona uzaktan el sallasınlar. |
Tak terhitung banyaknya korban yang cedera dan banyak yang kehilangan nyawa, termasuk anak-anak, akibat kerusuhan antara penggemar olahraga dari dua kota yang bertetangga di bagian selatan Italia. İtalya’nın güneyindeki komşu iki şehirden gelen rakip takımların taraftarları arasında çıkan kargaşada, içinde çocukların da bulunduğu çok sayıda kişi yaralandı ve öldü. |
Semua ini surat-surat dari klub penggemar Jackie Robinson. Jackie Robinson hayranlarından değiller. |
Tapi apa yang ingin saya lakukan sekitar delapan menit berikutnya adalah membawa anda melalui bagaimana kegemaran-kegemaran ini berkembang, titik dalam hidup saya ketika dua kegemaran bergabung, proses dari belajar yang dimulai dari titik tersebut. Ama önümüzdeki sekiz dakika boyunca benim yapmak istediğim şey size bu tutkuların nasıl oluştuğunu ve hayatımın hangi noktasında kesiştiğinin macerasını anlatmak. |
Kita mungkin tidak bisa menghindar dari hidup dalam masyarakat yang gemar membuang, tetapi kita dapat menghindar dari mentalitas gemar membuang. ‘Kullan at’ zihniyetine sahip bir toplum içinde yaşamaktan kaçınamayabiliriz ama bu zihniyeti benimsemekten kaçınabiliriz. |
FirmanNya bergemar. Sözü bildirelim. |
/ Aku penggemar perenang dari perguruan tinggi. Üniversite yüzücü hayranıydımdır. |
Blog, papan pesan, forum penggemar... Günlükler, ilan tahtaları, hayran forumları. |
Aku penggemar beratmu. Büyük bir hayranınızım. |
Ada satu alasan di balik kegemaran baru Tommy akan senjata api. Tommy'nin bu yeni merakının bir nedeni var. |
Nah, izinkan aku memulai dengan mengatakan bahwa kita,... penggemar besar dari pekerjaan yang kau lakukan pada Ethion 3.0. Pekâlâ, öncelikle üzerinde çalıştığınız Ethion 3.0'ın, büyük hayranları olduğumuzu belirtmek isterim. |
Menurut saya, ini adalah kisah yang bagi banyak penggemar teknologi di ruangan ini adalah satu-satunya hal mengejutkan yang mereka dengar selama beberapa bulan terakhir. Bence bu salonu dolduran teknik insanlar için son bir kaç ayda duydukları şeyler arasından en şok edici şey bu hikayede. |
Untuk cara berikutnyaku, Aku akan gemar mengundang asisten bagusku ke langkah. Bir sonraki numaram için sevgili asistanımı sahneye davet etmek istiyorum. |
Endonezya öğrenelim
Artık penggemar'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.