Endonezya içindeki provinsi ne anlama geliyor?
Endonezya'deki provinsi kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte provinsi'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki provinsi kelimesi Vilayet, il, vilayet anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
provinsi kelimesinin anlamı
Vilayetnoun (pembagian wilayah administratif di bawah wilayah nasional) Seluruh provinsi ini telah sangat merepotkan kita sejak hari pertama. Bu vilayet ilk günden beri başımıza bela oldu. |
ilnoun Saya meraih juara pertama untuk suatu tugas sekolah, jadi saya maju sampai ke tingkat provinsi. Bir okul ödevinde birinciliği kazandım, bu nedenle il düzeyinde yapılan yarışmaya da katılmam gerekti. |
vilayetnoun Seluruh provinsi ini telah sangat merepotkan kita sejak hari pertama. Bu vilayet ilk günden beri başımıza bela oldu. |
Daha fazla örneğe bakın
2 Pada abad pertama, terdapat ribuan orang di provinsi-provinsi Roma di Yudea, Samaria, Perea, dan Galilea yang benar-benar melihat dan mendengar Yesus secara langsung. 2 Birinci yüzyılda, Roma’nın Yahudiye, Samiriye, Perea ve Galile eyaletlerinde İsa Mesih’i kişisel olarak gerçekten görüp dinlemiş binlerce insan vardı. |
Pemimpin kota (Alcalde) dipilih melalui pemilu setiap 4 tahun sekali(seperti pemilihan Presiden dan Gubernur provinsi di Kolombia). Seçimler 4 yılda bir yapılır (Belediye başkanlığı ile aynı sürede). |
Felisa: Belakangan, saya menikah dan tinggal di Cantabria, sebuah provinsi di Spanyol. Felisa: Bir süre sonra evlendim ve Cantabria’ya taşındım. |
Benteng di Sesi Karibia Panama: Portobelo-San Lorenzo adalah bangunan militer, yang dibangun oleh Kekaisaran Spanyol pada abad ke-17 dan ke-18 di garis pantai Karibia dari Provinsi Colón di Panama. Panama'nın Karayip Tarafındaki Kaleler: Portobelo-San Lorenzo, 17. ve 18. yüzyıllarda Panama'daki Colón ilinin Karayip kıyı şeridinde İspanyol İmparatorluğu tarafından inşa edilen askeri yapılardır. |
Saya lahir pada 29 Juli 1929 dan besar di sebuah desa di provinsi Bulacan, Filipina. 29 Temmuz 1929’da Filipinler’in Bulacan iline bağlı bir köyde doğdum. |
• Seorang saudari yang menjanda dari provinsi bagian selatan Niassa memikirkan bagaimana caranya agar ia dan keenam anaknya dapat menghadiri Kebaktian Distrik ”Jalan Hidup Ilahi”. • Kuzey’deki Niassa ilinde yaşayan bir dul hemşire altı çocuğu ile “Tanrı’nın Belirlediği Yaşam Yolu” temalı Bölge İbadetine nasıl katılacakları konusunda endişeliydi. |
Aku sudah bertarung di 38 kota dan 17 provinsi. 38 şehir ve 17 bölgede dövüştüm. |
Setelah Kleopatra bunuh diri pada tahun berikutnya, Mesir juga menjadi sebuah provinsi Romawi dan tidak lagi berperan sebagai raja selatan. Kleopatra’nın intiharından sonraki yıl Mısır da Roma eyaleti olur ve artık güney kralı rolünü oynayamaz. |
Dua kota yang berdekatan di Provinsi Miao-li termasuk di antara daerah yang dipilih untuk kampanye itu. Miao-li ilindeki iki komşu kent, kampanya için seçilen sahalar arasındaydı. |
Pemberontakan Pacatianus bukanlah satu-satunya yang terjadi; di Timur, Marcus Iotapianus memimpin pemberontakan lainnya sebagai akibat pemerintahan yang terlalu menekan dari Priscus dan besarnya pajak yang ditanggung provinsi-provinsi Timur. Pacantius'un isyanı onun yönetimine karşı tek tehlike değildi; Doğu da Priscus'un bunaltıcı yönetimi ve doğu eyaletlerinden alınan aşırı vergilere bir vevap olarak Marcus Iotapianus başka bir ayaklanma başlattı. |
Galle adalah ibukota administratif Provinsi Selatan, Sri Lanka dan ibukota Distrik Galle. Galle, Güney Bölgesi'nin idari başkenti ve Galle İlçesi'nin ilçe başkentidir. |
Alkitab memberi tahu kita bahwa sekitar 2.000 tahun yang lalu, seorang pembicara publik memuji Feliks, prokurator Yudea, sebuah provinsi Romawi, dengan kata-kata ini, ”Reformasi sedang berlangsung pada bangsa ini melalui pemikiranmu ke masa depan.” Mukaddes Kitapta, yaklaşık 2.000 yıl önce topluluk önünde konuşan birinin Roma’nın Yahudiye ilinin valisi Feliks’i şu sözlerle övdüğü anlatılır: “Aldığın önlemlerle de bu ulusun yararına olumlu gelişmeler [reformlar] kaydedilmiştir.” |
Aku baru kembali dari provinsi Al-Raqqa di daerah penghasil minyak... Petrol üretim bölgesinde bulunan Rakka şehrinden yeni geldim... |
Di Negeri Belanda, 53 dolmen tetap dilestarikan hingga sekarang; 52 dari antaranya terletak di provinsi Drenthe. Hollanda’da 53 dolmen günümüze kadar korunmuştur; bunların 52’si Drenthe il sınırları içinde bulunuyor. |
Hasilnya, saya malah terjebak di luar kantor saya, karena kerumunan besar, sebenarnya foto ini diambil di Libya, namun saya melihat hal yang sama di Irak, kerumunan orang yang menyerukan pemilu dan saat saya keluar dan berkata, "Apa salah mengangkat dewan provinsi sementara? Sonuç ise kalabalık bir insan güruhunun, - bu fotoğraf Libya'da çekildi. Hoş durum aynıydı.- "Seçim Şimdi Hemen" diye ofisimin hemen yanında bağırdıklarını görüyordum. Dışarı çıktım ve kalabalığa şöyle seslendim: "Geçici Kent Konseyinda yanlış giden birşeyler mi var? |
Theodor Mommsen berpendapat bahwa prosedur hukum normal kekaisaran Romawi awal adalah untuk terdakwa diadili oleh otoritas provinsi asal mereka. Theodor Mommsen, Roma İmparatorluğu döneminde normal yasal prosedürün, sanığın kendi eyaletinin mahkemeleri tarafından yargılanması şeklinde olduğunu kanıt gösterir. |
Kenya saya bagi dalam provinsi- provinsinya. Kenya'yı illerine ayırdım. |
(Kisah 11:25, 26; 13:1-4) Seleukus dibunuh pada tahun 281 SM, namun dinastinya memerintah sampai tahun 64 SM sewaktu Jenderal Gneus Pompei dari Roma menjadikan Siria salah satu provinsi Romawi. (Resullerin İşleri 11:25, 26; 13:1-4) Selevkos MÖ 281’de öldürüldü, fakat hanedanı, General Gnaeus Pompeius’un Suriye’yi bir Roma eyaleti haline getirdiği MÖ 64’e değin hüküm sürdü. |
Tanggal 9 September dijadikan sebagai hari libur di Provinsi İzmir untuk merayakan "Pembebasan İzmir". 9 Eylül günü, bu tarihten itibaren "İzmir'in Kurtuluş Bayramı" olarak kutlanmıştır. |
Penduduk di Provinsiku menyuarakan keprihatinan. Vilayetimin halkı kaygılanmaya başladı. |
Dengan demikian, pemerintah Romawi dapat mengawasi provinsi tersebut dan memungut pajak tanpa perlu mengirimkan banyak prajurit ke sana. Bu şekilde, asker gönderilmeden Roma’nın Yahudiye’yi denetim altında tutması ve vergilerin toplanması sağlanıyordu. |
Bangsa dari provinsi yang bersaing.. .. yang penguasanya adalah shogun yang keinginannya mutlak. Rakip beyliklerden oluşan bu ulusun derebeyleri iradesi mutlak olan Shogun tarafından idare edilmekteydi. |
Menyusul pembunuhan terhadap Kaisar Alexander Severus di Moguntiacum (sekarang Mainz), yang saat itu adalah ibukota Provinsi Romawi Germania Inferior; Maximinus Thrax mengambil kekuasaan sebagai kaisar, meskipun terdapat penolakan yang kuat dari Senat Romawi dan sebagian besar masyarakat. Alexander Severus'un, Roma eyaleti Germania Inferior'nın başkenti Moguntiacum'da (şimdi Mainz) öldürülmesinin ardından, Maximinus Thrax Roma Senatosu ve halkın çoğunluğunun güçlü muhalefetine rağmen imparatorluğunu ilan etti. |
Dalmasia adalah sebuah provinsi Romawi kuno. Dalmaçya, Antik bir Roma eyaleti. |
Provinsi Quebec dikuasai oleh Gereja Katolik Roma selama lebih dari 300 tahun. Québec eyaleti 300 yıldan uzun süredir Katolik Kilisesinin kontrolü altındaydı. |
Endonezya öğrenelim
Artık provinsi'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.