Endonezya içindeki resep dokter ne anlama geliyor?
Endonezya'deki resep dokter kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte resep dokter'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki resep dokter kelimesi Reçete anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
resep dokter kelimesinin anlamı
Reçete
”Meskipun tidak membutuhkan resep dokter, obat-obat bebas bukan obat mainan. “Reçete gerektirmemelerine rağmen, reçetesiz satılan ilaçlar da gerçek ilaçlardır. |
Daha fazla örneğe bakın
”Meskipun tidak membutuhkan resep dokter, obat-obat bebas bukan obat mainan. “Reçete gerektirmemelerine rağmen, reçetesiz satılan ilaçlar da gerçek ilaçlardır. |
Kedua, banyak anak muda menyangka bahwa menggunakan obat-obatan tanpa resep dokter bukanlah sesuatu yang terlarang. İkinci neden birçok gencin tıbbi bir ilacı reçetesiz olarak kullandıklarında yasadışı bir şey yapmış olmadıklarını düşünerek kendilerini kandırmalarıdır. |
Aku tak bisa memberikannya tanpa resep dokter. Reçete olmadan yedeğini veremem. |
Obat-obat yang diresepkan dokter untuk PMS juga dicantumkan, seperti antidepresan atau hormon. Ve ayrıca doktorların tedavi için saptadığı yöntemleri anti-depresan veya hormon olarak listeliyorlar. |
Selain itu, ia mulai meminum pil yang sebenarnya diresepkan dokter untuk anggota keluarga lainnya. Üstelik ailesindeki diğer kişiler için yazılmış ilaçları da kullanmaya başladı. |
Kurasa aku akan minta resep dokter-ku... dan pergi istirahat. Doktorumun tavsiyesine uyup, dinleneceğim sanırım. |
Hanya apa yang diresepkan dokter Sadece doktor ne verdiyse. |
Mungkin ini adalah apa diresepkan dokter. Muhtemelen doktor ona ilaç verecektir. |
Aku sertakan semua dokumen medis dan resep dokter bersama surat ini. Tıbbi belge ve reçetelerimi bu mektupla birlikte yolluyorum. |
Kau selalu mengujiku dengan kesukaanmu meminta resep dokter. Bana sürekli olarak kendini iyi hissetmek amacıyla reçete almak için kontrole geldin. |
Pecandu obat resep dokter. Reçeteli ilaç bağımlısı. |
Obat-obat yang dibeli dengan resep dokter: barbiturates, anticonvulsants, corticosteroids, dan hormon-hormon. İlaçlar: barbituratlar, antikonvülsan (kasılmayı önleyen) ilaçlar, kortikosteroitler ve hormonlar. |
Kemarahanmu di rumahku adalah reaksi terhadap beberapa obat tanpa resep dokter? Evimde sarf ettiğin öfkeli sözler bir ilacın etkisi yüzündenmiş? |
Itu bukan resep dokter. Reçeteyle almıyorum. |
Untuk methadone, aku perlu lihat resep dokternya Metadon için reçete görmem gerek |
Seandainya kamu pernah tergoda untuk memakai steroid tanpa resep dokter, ada baiknya kamu memikirkan fakta berikut ini. Eğer doktor tavsiyesi olmadan steroit kullanmayı düşünüyorsan, bazı gerçekler üzerinde düşünmen akıllıca olacaktır. |
Kita bisa memantau perilaku pemberian resep dokter, secara pasif, melihat bagaimana difusi inovasi dalam hal obat-obatan terjadi di jaringan para dokter. Ya da doktorların ilaç yazma davranışlarını inceleyebilir ve ilaç alanındaki bir yeniliğin doktorlar arasındaki bir ağda nasıl yaygınlaştığını görebiliriz. |
Di banyak negeri, iklan obat-obatan dengan resep dokter ”yang dijual langsung kepada konsumen” akhir-akhir ini meningkat secara dramatis meskipun pendekatan ini dikritik oleh banyak dokter dan organisasi medis. Çoğu doktor ve tıp kuruluşunun eleştirmesine rağmen, son zamanlarda birçok ülkede, reçeteyle satılan ilaçların reklamının doğrudan “tüketiciye” yapılması üzücü şekilde artmıştır. |
Ia menulis, ”Jamu telah lama dianggap sebagai ’obat rakyat’ —obat sederhana yang dapat digunakan di rumah untuk penyakit biasa atau sebagai suplemen obat yang lebih ampuh yang diresepkan dokter untuk gangguan kronis dan akut.” Şöyle yazıyor: “Bitkilerle tedavi her zaman ‘sıradan insanların ilacı’—evde küçük rahatsızlıklar için kullanılabilecek veya kronik ve akut durumlarda doktorlar tarafından yazılan daha etkili ilaçlara destek olacak basit tedavi yöntemleri—olarak değerlendirildi.” |
Dan itu resep dari dokterku. Doktor reçeteli. |
Dengar, resep dari dokter sudah habis, dan aku tak suka bawa itu kemana-mana. Bak, bak, reçetemin süresi bitmişti ben de o şeyleri almayı sevmiyordum zaten. |
Pasien-pasien memperburuk problemnya apabila mereka tidak menghabiskan satu paket antibiotik yang diresepkan oleh dokter mereka. Doktorlarının yazdığı antibiyotik kürlerini sonuna kadar uygulamayan hastalar sorunu daha da tehlikeli hale getiriyorlar. |
Jika Anda memang membutuhkan antibiotik, pastikan bahwa antibiotik itu diresepkan oleh dokter ahli dan diperoleh dari sumber yang absah. Antibiyotiğe gerçekten ihtiyacınız varsa, onun ehliyetli bir doktor tarafından verilmesine ve yasal bir kaynaktan sağlanmasına dikkat edin. |
Kumis, hasil fermentasi susu kuda atau unta, dikenal di Eropa, namun — sama seperti mead — umumnya sebagai minuman yang diresepkan oleh dokter. Mayalanmış at ya da deve sütünden yapılan hafif alkollü bir içki olan kımız Avrupa'da bilinirdi ancak yalnızca hekimlerce bazı hastalara ilaç olarak verilirdi. |
Anthony menganjurkan para penderita migren untuk menggunakan obat khusus yang diresepkan dokter ketimbang obat yang dijual bebas, dan menambahkan, ”Jika [pasien] mengkonsumsi tablet [penghilang rasa sakit] lebih dari tiga kali seminggu, bahkan satu dosis tiga kali seminggu, dalam waktu beberapa bulan sakit kepala mereka akan bertambah parah.” Anthony, migreni olanların, reçetesiz satılan ilaçlar yerine bir doktorun önerdiği, baş ağrısı için geliştirilmiş ilaçları kullanmalarını tavsiye ediyor ve şunu ekliyor: “Eğer [hastalar ağrı kesici] tabletlerden haftada üç taneden fazla, hatta haftada üç defa birer tane alırlarsa bile baş ağrıları birkaç ay içinde daha da artacaktır.” |
Endonezya öğrenelim
Artık resep dokter'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.