Endonezya içindeki semangat ne anlama geliyor?

Endonezya'deki semangat kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte semangat'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Endonezya içindeki semangat kelimesi ruh, şevk, güç, enerji, heves anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

semangat kelimesinin anlamı

ruh

(animation)

şevk

(mettle)

güç

(pep)

enerji

(life)

heves

(enthusiasm)

Daha fazla örneğe bakın

Sewaktu balai itu perlu direnovasi, sukarelawan dari kedua jemaat dengan bersemangat bekerja sama di bawah Panitia Pembangunan Regional di Spanyol.
Salonda tadilat yapılması gerektiğinde her iki cemaatten kardeşler, İspanya’daki Bölge İnşa Heyetinin gözetiminde büyük bir hevesle çalıştılar.
Baru saja semangatku timbul... untuk menentukan pilihan.
Sadece seçim konusunda... heyecanlanıyorum.
Setiap tahun puluhan ribu remaja putra dan remaja putri, dan banyak pasangan senior, dengan penuh semangat mengantisipasi menerima surat khusus dari Salt Lake City.
Her yıl on binlerce genç bey ve genç hanım ve birçok kıdemli çift, Salt Lake City’den özel bir mektup almayı hevesle beklemektedir.
(Ibrani 13:7) Syukurlah, kebanyakan sidang memiliki semangat bekerja sama yang baik, dan merupakan sukacita bagi para penatua untuk bekerja bersama mereka.
(İbraniler 13:7) Ne mutlu ki, cemaatlerin çoğu mükemmel bir işbirliği ruhuna sahiptir ve böyle cemaatlerle birlikte çalışmak ihtiyarlar için bir zevktir.
Dengan hal itu dalam benak, adakah seseorang yang memerlukan dorongan semangat Anda?
Bunu aklınızda tutarak, sizin cesaretlendirmenize ihtiyacı olan birisi var mı diye düşünün?
Tulisan suci sarat dorongan semangat bagi kita untuk mengikuti jejak Kristus.
Kutsal yazılar, Mesih’in ayak izlerini takip etme teşvikiyle doludur.
Liga itu berhenti berfungsi ketika perang dunia kedua pecah, tetapi setelah perang, semangatnya dibangkitkan dalam bentuk Perserikatan Bangsa Bangsa, yang masih ada hingga kini.
Cemiyetin çalışması, II.Dünya Savaşı patlak verdiğinde durdu. Ancak savaştan sonra, onun ruhu Birleşmiş Milletler Teşkilatında yeniden canlandırıldı; bu, bugüne kadar hâlâ devam etmektedir.
Bagaimana Paulus memperlihatkan semangat rela berkorban, dan bagaimana para penatua Kristen dewasa ini bisa melakukan hal serupa?
Pavlus nasıl özverili bir tutum gösterdi? Bugün ihtiyarlar aynı tutumu nasıl gösterebilir?
Seperti dijelaskan The Universal Jewish Encyclopedia, ”Semangat yang fanatik dari orang Yahudi dalam Perang Besar melawan Roma (66-73 M.) diperkuat oleh iman mereka bahwa zaman Mesias sudah di ambang pintu.
Bu konuda The Universal Jewish Encyclopoedia (Evrensel Yahudi Ansiklopedisi) şunları söylüyor: “Yahudilerin Roma’ya karşı yaptığı Büyük Savaştaki (M.S. 66-73) aşırı gayretleri, Mesih çağının veya Maşiah’ın çok yakın olduğuna inandıklarından dolayı daha da kuvvetleniyordu.
Pada awal musim dingin, Komite Keamanan Negara Soviet (KGB) akhirnya menemukan saya di Tartu, di rumah Linda Mettig, seorang Saksi muda penuh semangat yang sedikit lebih tua daripada saya.
Kışın başında Sovyetler Birliği Devlet Güvenlik Komitesi (KGB) beni, Tartu’da benden birkaç yaş büyük, gayretli genç bir Şahit olan Linda Mettig’in evinde yakaladı.
Lalu, ia dengan lembut mengatakan, ”Tetap semangat ya, pekerjaanmu bagus kok, nanti kamu pasti akan lebih terampil.”
Sonra nazik bir şekilde şunları ekledi: “Cesaretini kaybetme! Sen bu işi iyi yapıyorsun ve zamanla daha da iyi olacaksın.”
Karena Setan mengobarkan rasa kebanggaan, memiliki kerendahan hati dan semangat dari akal sehat akan membantu kita dalam perjuangan melawan dia.
Şeytan gurura başvurduğundan, alçakgönüllü ve sağlam bir zihni tutuma sahip olmamız, ona karşı durmakta mücadelemizde bize yardım edecektir.
Ia berjuang sampai akhir, semakin bersemangat bahwa untuk memerangi korupsi dan kemiskinan, tidak hanya pejabat pemerintah yang perlu jujur, tetapi warga negara harus bergabung untuk membuat suara mereka terdengar.
Yolsuzluk ve yoksullukla mücadelede yalnızca hükümet yetkililerinin dürüst olmasının yetmeyeceğine vatandaşların da seslerini duyurmak için kenetlenmesi gerektiğine inanıyordu.
(b) Bagaimana orang-orang Kristen terurap mempertunjukkan semangat Musa dan Elia sejak tahun 1914?
(b) İsa’nın meshedilmiş takipçileri 1914’ten beri nasıl Musa ve İlya’nın ruhunu gösteriyorlar?
Dia adalah orang yang sangat disiplin dan sangat bersemangat.
O büyük bir disiplin ve hardal olarak hevesli bir adam.
Tak bisa kutemukan sesuatu yang indah atau menyemangatinya kembali ke Tuhan.
Onun Tanrı'ya dönüşünde güzel ya da coşku verici hiçbir şey bulamadım.
Caranya Tetap Memiliki Semangat Rela Berkorban
Özverili Bir Tutumu Nasıl Koruyabiliriz?
Yang satu penuh semangat, bukan?
Sen alıngan birisisin değil mi?
Lagi-lagi ia patah semangat, dan memohon kepada Allah supaya dia mati saja. —Yun. 4:6-8.
Yine morali bozuldu ve Tanrı’dan ölmeyi diledi (Yun. 4:6-8).
Bagaimana semangat juang disini?
Moraller nasıl?
Apakah Saudara memiliki semangat rela berkorban?
Siz de böyle özverili bir tutuma sahip misiniz?
Disiplin yang diterapkan secara tidak masuk akal atau dalam keadaan panas secara emosi dapat mematahkan semangat seorang anak.
Makul şekilde yapılmayan veya kızgınlık anındaki disiplin, çocuğunun ruhunu incitebilir.
Lil meminjam buku-buku itu serta membawa semuanya ke rumahnya hari itu juga dan dengan bersemangat membacanya.
O gün onları ödünç alıp eve götürdü ve hevesle okudu.
Aku bersemangat sekali dengan misi ini.
İşe koyulmak için heyecanlandım, o kadar.
* Sama seperti air menyegarkan kembali pohon yang layu, kata-kata yang menenteramkan dari lidah yang tenang dapat membangkitkan semangat orang yang mendengarnya.
Sakin ve yatıştırıcı şekilde konuşan biri karşısındaki kişi üzerinde canlandırıcı bir etki yapar.

Endonezya öğrenelim

Artık semangat'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.

Endonezya hakkında bilginiz var mı

Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.