Endonezya içindeki tegas ne anlama geliyor?

Endonezya'deki tegas kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte tegas'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Endonezya içindeki tegas kelimesi kesin, sert, açık, katı, belirgin anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

tegas kelimesinin anlamı

kesin

(emphatic)

sert

(drastic)

açık

(distinct)

katı

(emphatic)

belirgin

(distinct)

Daha fazla örneğe bakın

Dan semakin panjang khotbah saudara, seharusnya itu dibuat semakin sederhana dan pokok-pokok kunci harus dibuat lebih tegas dan lebih menonjol.
Konuşman uzun olduğu ölçüde basit olmalı ve ana noktaların o ölçüde göze çarpmalı ve kesin olarak ortaya çıkmalıdır.
Tegasnya, tujuan gravitasi kuantum hanya untuk menggambarkan perilaku kuantum medan gravitasi dan tidak boleh disalahartikan dengan tujuan untuk menyatukan semua interaksi dasar menjadi satu kerangka matematis tunggal.
Kuantum kütle çekiminin tek amacı kütleçekimsel alanların kuantum davranışlarını açıklamaktır ve bu amaç geri kalan bütün etkileşimleri tek bir matematiksel çatı altına toplaya çalışmak ile karıştırılmamalıdır.
Dan aturan tentang tidak membiarkan pelaku dan korban pergi ke sekolah yang sama sangat tegas.
Ve suçlu ve kurbanın aynı okula devam etmemesi hususundaki kural çok kesindir.
Dan Ratu dengan tegas melarangnya.
Kraliçe bilhassa yasakladı.
Kami dengan tegas memberi tahu pihak berwenang bahwa kami tidak akan ikut perang.
Yetkililere savaşa katılmayacağımızı kararlılıkla söyledik.
(Roma 7:21-25) Dibutuhkan tindakan yang sangat tegas untuk menyingkirkan hasrat yang salah.
(Romalılar 7:21-25) Kötü arzulardan kurtulabilmek için etkili önlemler almak gerekir.
22 Kita semua perlu menghargai dan dengan tegas berpegang kepada pandangan Allah sehubungan dengan darah.
22 Hepimiz, Tanrı’nın kanla ilgili görüşünü takdir etmeli ve kararlılıkla tutmalıyız.
”Bukan,” Petrus menanggapi dengan tegas, ”bukanlah dengan mengikuti cerita bohong yang dirancang dengan licik kami memperkenalkan kepadamu kuasa dan kehadiran Tuan kita Yesus Kristus, tetapi dengan menjadi saksi mata dari kebesarannya.”
Petrus, “düzme masallara uymamış, fakat onun haşmetini gözlerimizle görmüş olarak size Rabbimiz İsa Mesihin kudretini ve zuhurunu bildirdik” diye vurgulayarak yanıt verir.
Yosua, yang akan menggantikan dia, dan seluruh bangsa Israel pasti tergetar mendengar Musa dengan penuh kuasa menjelaskan secara terinci hukum Yehuwa dan dengan tegas menasihati mereka agar tetap teguh bila mereka bergerak untuk merebut negeri itu.—Ulangan 1:1-5, 19, 21, 29, 30; 3:22; 31:6, 7, 23; 34:7.
Musa’nın, Yehova’nın kanunuyla ilgili yaptığı güçlü açıklamalarını diyarı miras alacak olanların diyara girecekleri anda cesur olmaları gerektiğini belirten kuvvetli uyarıları duymak, Musa’nın yerini alacak olan Yeşu’yu ve İsrail kavmini coşturmuş olmalıydı.—Tesniye 1:1-5, 19, 21, 29, 30; 31:6, 7, 23; 34:7.
Jika para penatua mengamati bahwa beberapa sdr memiliki kecenderungan untuk berpakaian spt ini selama kegiatan di waktu senggang, selayaknyalah memberikan nasihat yg ramah namun tegas sebelum pesta bahwa pakaian semacam itu tidak pantas, terutama sbg delegasi yg menghadiri suatu pesta Kristen.
Eğer ihtiyarlar birinin hoşça vakit geçirirken böyle giyinmeye eğilimli olduğunu fark ederse, toplantıdan önce, bu tür giyim kuşamın, özellikle İsa’nın takipçilerinin bir toplantısında hazır bulunan kişiler olarak, uygun olmadığına dair nazik fakat kesin öğüt vermeleri yerinde olur.
Tampak jelas bahwa sudut kota yang satu ini menolak tegas segala upaya untuk memodernkannya.
Kentin bu köşesinin modernleşme çabalarına şiddetle direndiği açık.
Ia mengingat ayat-ayat yang memperlihatkan bahwa Yehuwa dengan tegas mengecam penyuapan.
Katarzyna, Yehova’nın rüşveti şiddetle mahkûm ettiğini gösteren ayetleri hatırladı.
Akan tetapi, kini dengan tegas ia berkata, ”Iblislah yang menjadi bapamu dan kamu ingin melakukan keinginan-keinginan bapamu.”
Şimdiyse yerinde olarak şunları söyledi: “Siz babanız İblistensiniz; ve babanızın heveslerini yapmak istiyorsunuz.”
Orang-orang yg ingin memperoleh berkat Allah harus bertindak dng tegas, tanpa menunda, selaras dng tuntutan-Nya.
Tanrı’nın bereketini elde etmek isteyenler geçikmeden O’nun talepleriyle uyumlu davranıp kararlılıkla harekete geçmelidirler.
Aku mendesak warga agar dengan tegas menentang Muhammad dan pengikutnya sementara 2 orang keluargaku sendiri bergabung dengan mereka.
İnsanları Muhammed ve ashabına karşı kışkırtıyorum. Ama ailemden iki kişi onlara katılmış.
Bertindaklah dengan Tegas Sekarang Juga
Şimdi Kararlılıkla Harekete Geçin
(Yakobus 4:8) Tindakan yang tegas perlu.
(Yakub 4:8) Kararlı hareket etmek gereklidir.
(Kejadian 1:6-8; 2 Petrus 2:5; 3:5, 6) Seperti yang ditegaskan oleh para ahli antropologi, peristiwa bersejarah ini meninggalkan kesan yang dalam pada orang-orang yang selamat dan keturunan mereka.
(Tekvin 1:6-8; II. Petrus 2:5; 3:5, 6) Antropologların da doğruladığı gibi, bu tarihsel olgu hayatta kalan insanlar ve soyları üzerinde silinmez bir iz bıraktı.
Mengapa Allah menggunakan kata-kata yang tegas seperti itu?
Yehova Tanrı neden bu kadar sert sözler söyledi?
Sebagai contoh, para penatua terlantik di sebuah sidang merasa perlu untuk memberikan kepada seorang wanita muda yang telah menikah nasihat yang pengasih namun tegas dari Alkitab yang menentang pergaulan dengan seorang pria duniawi.
Örneğin, bir cemaatte, tayin edilmiş ihtiyarlar, evli bir genç kadına dünyevi bir erkekle arkadaşlık yapmaması yolunda nazik fakat kesin bir nasihat vermeyi zorunlu gördüler.
Ini simbol dari kekuatan dan ketegasan Pure Ones.
Safkan Olanlar'ın gücünün ve azminin simgesidir.
Instruksi Dr. List sangat tegas.
Dr. List'in talimatları çok açıktı.
Genadi menjawab dengan tegas, ”Jangan terus-terusan bilang, ’Ini tidak mungkin.’
Genadi ise kararlı bir şekilde şöyle karşılık verdi: “‘Bu imkânsız’ deyip durma.
Artikel itu menjelaskan bahwa tidak ada perintah dari Yesus untuk merayakan Natal dan menyimpulkan dengan pernyataan yang tegas ini: ”Fakta bahwa dunia ini, kedagingan, dan si Iblis senang jika itu lestari dan dirayakan . . . adalah dasar yang mutlak dan kuat bagi orang-orang yang sepenuhnya berbakti melayani Yehuwa untuk tidak merayakannya.”
Makale Noel’i kutlamanın Mesih tarafından emredilmediğini açıkça belirtti ve şu anlamlı cümleyle sona erdi: “Son olarak, kendilerini tümüyle Yehova’nın hizmetine adayanları bu bayramı kutlamamaya ikna edecek en önemli etken, onun kutlanmasını ve sürdürülmesini destekleyenlerin bu dünya, kusurlu beden ve İblis olduğu gerçeğidir.”
Hi untuk bertindak tegas oleh buku.
Ve Max Bir çeşit Plumber kitabından bahsediyordu.

Endonezya öğrenelim

Artık tegas'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.

Endonezya hakkında bilginiz var mı

Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.