Endonezya içindeki vonis ne anlama geliyor?
Endonezya'deki vonis kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte vonis'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki vonis kelimesi ceza, hüküm, mahkum etmek, hüküm vermek, hüküm giydirmek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
vonis kelimesinin anlamı
ceza(penalty) |
hüküm(sentence) |
mahkum etmek(sentence) |
hüküm vermek(sentence) |
hüküm giydirmek(sentence) |
Daha fazla örneğe bakın
Pada tanggal 14 Nisan (sekitar 1 April) tahun 33 M, Yesus ditangkap, diadili, divonis, dan dieksekusi karena dituduh menghasut. İsa MS 33 yılının 14 Nisanında (yaklaşık 1 Nisan), isyancı olduğu yönünde sahte bir suçlamayla tutuklandı, yargılandı, mahkûm edildi ve öldürüldü. |
Sebaliknya, reaksi bermacam-macam orang terhadap dirinya berbeda-beda, menyingkapkan keadaan hati banyak orang dan atas dasar itu mendapat vonis Allah terhadap mereka demi kebaikan maupun demi keburukan. Bunun yerine ona karşı gösterilen tepkiler kişiden kişiye değişecekti ve bu, insanların yüreklerinin düşüncelerini açığa çıkarıp, iyi ya da kötü şekilde Tanrı’nın hükmünü almalarıyla sonuçlanacaktı. |
Yehuwa menyatakan vonis-Nya, ”Israel pasti ditelan.” Yehova hükmünü şöyle bildiriyor: “İsrail yutuldu” (Hoşea 8:8). |
Hakim Barnes telah memvonis dia dalam kasus hak paten beberapa bulan yang lalu. Yargıç Barnes, bir kaç ay önce patent duruşmasında aleyhinde karar vermişti. |
Ia digunakan untuk menjadi denier Holocaust, dan sekarang dia adalah denier vonis. Eskiden soykırım inkarcısıydı,... ve şimdi bir de hüküm inkarcısı. |
Aku divonis hukuman mati di # sistem sistemde idam cezam var |
Tentu saja, tidaklah patut bagi Yeremia, atau siapa pun, untuk berdoa kepada Yehuwa supaya membatalkan vonis-Nya.—Yeremia 7:9, 15. Bu durumda Yeremya ya da bir başkasının Yehova’nın hükmünü değiştirmesi için dua etmesi kesinlikle uygunsuz olurdu.—Yeremya 7:9, 15. |
Pada akhir persidangan itu, Richard Pyne, sang hakim ketua, mengancam dewan juri bahwa jika mereka tidak menjatuhkan vonis yang diharapkan, ”para uskup hadir di situ”, mungkin maksudnya para juri itu akan dihukum. İrlanda Başyargıcı Richard Pyne ise mahkemenin sonunda jüriye eğer istenen kararı vermezlerse “saygıdeğer piskoposların orada olduğunu” hatırlatarak uygun şekilde cezalandırılacaklarını ima etti. |
Vonis yang dijatuhkan ke atas wanita pelanggar itu akan mempengaruhi putri-putri dan cucu-cucu perempuannya selama generasi-generasi yang akan datang. Kanun bozan bu kadın için beyan edilen hüküm, nesilden nesle, kızlarını ve torunlarını da etkileyecekti. |
Itu akan membantu kita untuk ”menanggalkan perbuatan-perbuatan kegelapan dan mengenakan perlengkapan senjata terang”, dengan demikian menghindari vonis yang merugikan (dijatuhi hukuman) seperti yang menimpa orang Israel abad pertama.—Roma 13:12; Lukas 19:43, 44. Birinci yüzyılda yaşayan İsraillilerin aldıkları olumsuz hükümden kaçınabilmek için, ‘karanlığın işlerini üzerimizden atmamıza ve ışığın silahlarını kuşanmamıza’ yardımcı olur.—Romalılar 13:12; Luka 19:43, 44. |
Aku tidak percaya Tanda itu adalah vonis akhir. Mührün kalıcı bir hastalık olduğunu düşünmüyorum. |
Sewaktu menjatuhkan vonis atas para pemberontak, Allah menyediakan dasar apa untuk berharap? Tanrı isyancılardan hesap sorduğunda ümit için hangi temeli sağladı? |
Si Iblis dikutuk dan divonis untuk dimusnahkan kelak. İblis lanetlendi ve sonunda yok edilmek üzere mahkûm edildi. |
Hasilnya, Lindy dibebaskan dari penjara, vonisnya dibatalkan, dan kompensasi dibayarkan untuk vonis yang keliru. Sonuç olarak, Lindy tahliye edildi, mahkûmiyet kararı bozuldu ve haksız mahkûmiyetten dolayı kendisine tazminat ödendi. |
Apa yang dicapai oleh vonis tersebut? Bu hüküm neyi başardı? |
18 Setelah meyakinkan bahwa Allah akan menjatuhkan vonis yang merugikan atas orang-orang yang menyalahgunakan kekayaannya, Yakobus mendesak orang-orang Kristen agar jangan menjadi tidak sabar sewaktu menunggu Yehuwa bertindak. 18 Zenginliklerini kötüye kullananların Tanrı’dan aleyhte hüküm alacakları konusunda güvence veren Yakub, Yehova’nın harekete geçmesini beklerken sabırsız olmamayı teşvik etti. |
"Vonis terhadap para jurnalis Cumhuriyet dijatuhkan tanpa sokongan bukti-bukti kesalahan yang bisa dipercaya, ditambah hukuman penjara berat, memperparah reputasi demokrasi Turki," kara Hugh Williamson, direktur Eropa dan Asia Tengah di Human Rights Watch. İnsan Hakları İzleme Örgütü Avrupa ve Orta Asya Direktörü Hugh Williamson “Cumhuriyet Gazetesi çalışanlarının suç işlediklerini gösteren hiç bir inanılır kanıt olmamasına rağmen mahkum edilmesi ve verilen hapis cezalarının ağırlığı Türkiye’nin demokratik itibar kaybını daha da artırdı” şeklinde konuştu. |
Ya, kaum sisa telah membuatnya jelas mengapa para pemimpi itu patut mendapat vonis yang tidak menguntungkan dari Yehuwa. Evet, artakalan, bu düş görenlerin Yehova’nın hükmünü neden hak ettiklerini açıkça ortaya koydu. |
Karena vonis hukuman mati baru diumumkan keesokan harinya setelah pemeriksaan, kasus-kasus demikian tidak akan disidangkan pada petang hari sebelum hari Sabat atau sebelum hari perayaan. İdam cezaları, davadan sonraki güne kadar açıklanmadığı için bayram veya Sebt günü arifesinde böyle davalara bakılmazdı. |
3 Waktu bagi Allah untuk melaksanakan vonis-Nya atas manusia durhaka sudah sangat dekat. 3 Tanrı’nın, kanunsuzluk adamına karşı hükmünü infaz edeceği zaman hızla yaklaşmaktadır. |
Nubuat ini menggambarkan orang-orang yang dijatuhi vonis bersalah sebagai ’kumpulan orang, kumpulan orang di lembah keputusan’. Peygamberlik, aleyhte hüküm alanlardan “kalabalıklar, hüküm deresinde kalabalıklar” diye söz ediyor. |
Saya dinyatakan tidak bersalah, tetapi beberapa saudara divonis enam bulan penjara. Ben beraat ettim, fakat bazı biraderler altı ay hapse mahkûm edildi. |
Aku bisa mendapatkan vonis bersalah dengan mata tertutup. Davayı gözüm kapalı kazanırım. |
Maka, kami berdua dijebloskan ke penjara dan divonis hukuman tembak mati. Hapse atıldık ve idam mangası tarafından kurşuna dizilecektik. |
Tidak mungkin untuk memperoleh vonis yang menguntungkan tanpa menghubungkannya dengan Yesus. İsa’ya başvurmadan, olumlu hüküm almak imkânsızdır. |
Endonezya öğrenelim
Artık vonis'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.