Endonezya içindeki wajan ne anlama geliyor?

Endonezya'deki wajan kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte wajan'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Endonezya içindeki wajan kelimesi wok, çin tavası anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

wajan kelimesinin anlamı

wok

noun (Çin ve Güneydoğu Asya mutfağında kullanılan, yarımküre şeklinde bir pişirme kabı.)

çin tavası

noun (Çin ve Güneydoğu Asya mutfağında kullanılan, yarımküre şeklinde bir pişirme kabı.)

Daha fazla örneğe bakın

Kau mau membantuku mencari piring dan wajan?
Tabaklarla tavaları bulmama yardımcı olmak ister misin?
Orang-orang melarikan diri dengan barang yang bisa mereka bawa —pakaian, belanga dan wajan, serta sedikit persediaan makanan.
İnsanlar taşıyabildikleri ne varsa almış kaçıyorlar; giysiler, tencere ve tavalar, yiyecekler.
Seorang lelaki, seorang lelaki tua, jatuh tertidur, dan selimutnya terjatuh ke dalam suatu wajan berapi yang menjaganya tetap hangat.
Yaşlı bir adam uyuya kalmış, ve batteniyesi kendisini sıcak tutsun diye yaktığı ateşin içine düşmüş.
Jadi mereka pergi ke lemari penyimpanan dan mengumpulkan semua perabotan berlebih -- memberikan saya wajan dan panci, selimut, semuanya.
Böylece depolarına gittiler ve fazla olan bütün mobilyalarını topladılar, bana kap kaçak, battaniye ve diğer her şeyi getirdiler.
Kami membawa peti kayu berisi kompor, wajan, piring, baskom, seprai, kelambu, baju, koran bekas, dan barang lainnya.
Yanımızda içerisinde gaz ocağı, tava, tabak, leğen, çarşaf, cibinlik, kıyafet, eski gazete ve başka şeyler olan tahta bir kutu götürürdük.
itu seperti mengeluarkan dari wajan dan ke dalam api.
Anlayacağın iki ucu boklu değnek.
Seorang lelaki, seorang lelaki tua, jatuh tertidur, dan selimutnya terjatuh ke dalam suatu wajan berapi yang menjaganya tetap hangat. 60 rumah hancur, dan 40 rumah rusak.
Yaşlı bir adam uyuya kalmış, ve batteniyesi kendisini sıcak tutsun diye yaktığı ateşin içine düşmüş. 60 ev harap olmuş, 40 tanesi de zarar görmüş.
Kini, masukkan ayam ke dalam wajan.
Şimdi tavuğu tavaya koyun.
Sepertinya itu ditutupi polimer perfluorin, mirip yang digunakan untuk lapisan wajan atau senar gitar.
Görünüşe göre perflorinlenmiş polimerle kaplanmış kızarma tavaları ya da gitar tellerini kapladıklarıyla benzer.
Jari Tom terbakar setelah tidak sengaja menyentuh wajan penggorengan yang panas.
Tom sıcak bir kızartma tavasında parmaklarını yaktı.
Master Chao berbicara tentang wajan tua.
Usta Chao ile eski tavası hakkında konuşuyorduk.
Yang terjadi ketika Anda memotong wajan Anda adalah minyak akan jatuh ke api dan whoosh!
Tavanızı ikiye böldüğünüzde olacak şey şudur, yağ ateşe akar ve foooşş!
Di Ethiopia, para wanita membuat roti yang sederhana dengan menuangkan cairan kental menjadi bentuk lingkaran di atas sebuah wajan pipih yang panas.
Basit bir ekmeği pişirmek için Etiyopyalı kadınlar bulamaç halindeki hamuru döndürerek sıcak bir saca döküyorlar.
Setahun yang lalu kau masih mencuci wajan dan panciku.
Geçen yıla kadar, kap kacağımı yıkıyordun.
Keluar dari wajan panas tapi malah masuk ke dalam api.
Yağmurdan kaçarken doluya tutulduk.
Kami dengan penuh kasih membagi panci, wajan, dan peralatan makan yang dengannya dia telah menyiapkan ribuan hidangan.
O’nun binlerce kez yemek hazırladığı tencereleri, tavaları ve kap kacakları hayranlıkla kendi aramızda paylaştık.
Pembuatan sabun masa awal mencakup merebus bahan-bahan dalam wajan yang sangat besar.
Eskiden sabun üretiminde malzemeler kocaman kazanlarda kaynatılırdı.
9 ”’Dan setiap persembahan biji-bijian yang dipanggang di oven+ dan segala yang dibuat dalam kuali besar+ dan di atas wajan ceper+ menjadi bagian imam yang mempersembahkannya.
9 Fırında pişirilmiş,+ derin tavada bol yağla kızartılmış+ ve sacda pişirilmiş+ tüm tahıl sunuları, bunları sunan kâhine ait olacak.
Letakkan wajan itu, nak.
O tavayı bırak oğlum.
Aku sudah tak mencuci wajan dan pancimu lagi.
Ama artık kap kacak falan yıkamıyorum.
Ambil wajannya.
Al şunu çöpten.
Wajan yang berbentuk seperti ini tidak bekerja dengan baik; wajan ini terpapar api tiga kali.
Bu şekildeki tavalar pek işe yaramıyor; bu üç defa yandı.
Bahkan memberiku wajan.
Tavayı bile vermişti bana.
Sekarang apa kau akan membantuku mencari wajan atau tidak?
Şimdi şu sıçtığımın kızartma tavasını bulmama yardımcı olacak mısın acaba?
Aku tidak bisa menjanjikan kita tidak melompat langsung dari wajan langsung ke dalam api.
Bir tavadan ateşin içine atlamayacağımızın sözünü veremem.

Endonezya öğrenelim

Artık wajan'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.

Endonezya hakkında bilginiz var mı

Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.