Hintçe içindeki खाद्य पदार्थ ne anlama geliyor?

Hintçe'deki खाद्य पदार्थ kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte खाद्य पदार्थ'ün Hintçe'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Hintçe içindeki खाद्य पदार्थ kelimesi yem, yiyecek, besin, gıda, yeşil yemler anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

खाद्य पदार्थ kelimesinin anlamı

yem

(food)

yiyecek

(foodstuff)

besin

(food)

gıda

(food)

yeşil yemler

Daha fazla örneğe bakın

जो बिना चबाए खाने वाले खाद्य पदार्थों की प्रक्रिया के लिए अनुकूलित है।
Döllenmeyen yumurtalardan çıkan larvalar dişi olmaktadır.
खाद्य-पदार्थों की कमी पूर्वबतायी गयी
Önceden Bildirilen Gıda Sıkıntısı
आज बाजार में सभी जैव-व्युत्पन्न खाद्य पदार्थ स्वीकृत स्रोतों से हैं।
Pratik olarak bugün piyasadaki tüm duş jelleri pH dengelidir.
क्योंकि यह ऐसे खाद्य पदार्थ है।
Çünkü öyle kodlanmış varlık.
जल्द ही, करीब 70 टन खाद्य पदार्थ, पीड़ित इलाकों में पहुँचाया गया।
Felaketten etkilenen bölgeye kısa süre içinde 70 ton yiyecek gönderildi.
यह एंजाइम युक्त लार स्रावित करती हैं जो तरल पदार्थ सोखकर केशिका कार्रवाई द्वारा खाद्य पदार्थ घोलती हैं |
Pseudotracheae enzim dolu bir tükürük salgılar ve kılcal etki ile parçalanmış yiyecekleri ve sıvıları emer.
हमारी गलती नहीं है कि उपभोक्ता जीएम खाद्य पदार्थों से इतना घबराते हैं ।
Tüketicilerin GDO'lu gıdalar konusunda paranoyaklaşması bizim suçumuz değil.
जो लोग इन खाद्य पदार्थों को खाते हैं बीमार पड़ सकते हैं।
Bu yiyecekleri yiyen kişiler hastalanabilir.
इसने कहा कि विश्वव्यापी युद्ध होंगे, व्यापक महामारियाँ होंगी, खाद्य पदार्थों की कमी होगी, और बढ़ती अराजकता होगी।
Küre çapında savaşların, salgın hastalıkların, kıtlıkların olacağını ve kanunsuzluğun çoğalacağını söyledi.
खाद्य-पदार्थ की कमी का अर्थ है ऊँची क़ीमत।
Gıda sıkıntısı, daha yüksek fiyatlar anlamına gelir.
खाने के लिए, पृथ्वी अधिक उत्तम खाद्य पदार्थ उत्पादित करेगी।
Yeryüzü bol bol yenilecek güzel ürünler verecek.
खाद्य-पदार्थों की बहुतायत: “देश में पहाड़ों की चोटियों पर बहुत सा अन्न होगा।”—भजन ७२:१६.
Yiyecek Bolluğu: “Yerde, dağlar başında, buğday bolluğu olsun.”—Mezmur 72:16.
लेकिन, खाद्य-पदार्थों में इस वृद्धि का आनन्द सब लोगों ने नहीं उठाया।
Böyle olmakla birlikte bu gıda artışından herkes yararlanmadı.
ये विषाणु खाद्य पदार्थों में जीवित रह सकते हैं, लेकिन यह काफी असामान्य है।
Bu bakteriler yiyeceklerde yaşayabilirler ama bu duruma oldukça nadir rastlanır.
सो विश्वव्यापी तौर पर खाद्य-पदार्थों की सामान्य प्रचुरता के बावजूद, अनेक देशों में खाद्य-पदार्थों की कमी जारी है।
Böylece küresel çapta bir gıda bolluğu olmasına rağmen, birçok ülkede gıda sıkıntısı devam ediyor.
उदाहरण के लिए, अफ्रीका में खाद्य-पदार्थों का उत्पादन वास्तव में ५ प्रतिशत गिर गया, जबकि जनसंख्या ३४ प्रतिशत बढ़ी।
Örneğin, Afrika’da nüfus yüzde 34 oranında artış gösterirken gıda üretimi gerçekte yüzde 5 azaldı.
शादी की संस्कृति में बदलाव के साथ, बांग्लादेशी व्यंजनों में शादी के खाद्य पदार्थों में भी बदलाव आ गया है।
Düğün kültüründeki değişikliklerle birlikte Bangladeş düğün yemekleri de değişti.
अबीगैल ने हस्तक्षेप किया, और शीघ्रता से दाऊद को उसके आदमियों के लिए खाद्य-पदार्थों का एक भरा-पूरा उपहार भेजा।
Abigail hemen Davud’a, adamları için hazırlanan yiyeceklerden oluşan cömert bir hediye göndererek duruma müdahale etti.
या टेलीविजन पर जाऊं, एक जीवित दर्शकों के सामने, कि आरामदाय खाद्य पदार्थ वास्तव में आपको बेहतर महसूस करा सकते है ?
Ya da canlı yayında seyircilerin karşısında canınızın çektiğini yemenizin kendinizi daha iyi hissetmenizi sağladığını mı kanıtlasaydım?
हम अब यही देख रहे हैं उत्तरपूर्वी अफ्रीका में जहां खाद्य पदार्थों के दाम पिछले साल में 240 प्रतिशत बढ़ गए हैं.
Bunu şimdi, geçtiğimiz yıl Afrika Boynuzu'nda bazı bölgelerde gıda fiyatlarının yüzde 240'a kadar çıkmasında gördük.
अमूमन हर शादी के मेनू में पुलाव, बिरयानी, भुना हुआ चिकन, कोरमा, कबाब, रज़ाला और बोर्हानी जैसे खाद्य पदार्थ शामिल रहते ही हैं।
Tipik bir düğün menüsü, Pulau, Biryani, Tavuk kızartması, Korma, Kebap, Rezala ve Borhani gibi yiyeceklerden oluşur.
(दानिय्येल १:५) वे जानते थे कि मूसा की व्यवस्था में निषिद्ध चीज़ों में ऐसे खाद्य पदार्थ थे जैसे सूअर, ख़रगोश, सीप, और ईल मछली।
(Daniel 1:5) Onlar, Musa Kanununun, domuz, tavşan, istiridye ve yılanbalığı gibi şeyleri yasak ettiğini biliyorlardı.
युद्ध, व्यापक रोग, खाद्य पदार्थों की कमी, भूईंडोल, बढ़ता अपराध, और मानव सम्बन्धों में बदतर परिवर्तन—ये सभी आज प्रत्यक्ष हैं, ठीक जैसे बाइबल ने पूर्वबताया।
Savaşlar, yaygın hastalıklar, kıtlıklar, depremler, artan suçlar ve insan ilişkilerinin kötüye gidişi gibi şeylerin tümü Mukaddes Kitabın tam önceden bildirdiği şekilde, günümüzde açıkça görülüyor.
साथ ही, हम नैदरलैंड्स के पश्चिम के शहरों में रहनेवाले भाई-बहनों के लिए खाद्य पदार्थ पहुँचाने का भी इंतज़ाम करते थे, हालाँकि ऐसा करना मना था।
Buna ek olarak, yasaklanmış olmasına rağmen, Hollanda’nın doğu bölgesindeki çiftliklerden batıdaki şehirlere yiyecek taşınmasını düzenlemiştik.
इस्राएल के जीवन के तीन मुख्य खाद्य पदार्थ—अन्न, जैतून का तेल और दाखमधु—बहुतायत में प्रदान किए जाना साथ ही पशुओं के बड़े-बड़े झुंड होना।
Bereketli sürülerin yanı sıra, İsrail’de üç temel gıda maddesi olan tahıl, zeytinyağı ve şarap da bol olacaktı.

Hintçe öğrenelim

Artık खाद्य पदार्थ'ün Hintçe içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Hintçe içinde arayabilirsiniz.

Hintçe hakkında bilginiz var mı

Hintçe, İngilizce ile birlikte Hindistan Hükümeti'nin iki resmi dilinden biridir. Hintçe, Devanagari yazısıyla yazılmıştır. Hintçe ayrıca Hindistan Cumhuriyeti'nin 22 dilinden biridir. Farklı bir dil olarak Hintçe, Çince, İspanyolca ve İngilizce'den sonra dünyada en çok konuşulan dördüncü dildir.